Zihinsel sağlığı olumsuz yönde etkileyebilen aşırı düşünmenin, çağımızda sıkça karşılaşılan psikolojik problemlerden biri olduğunu dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Zekeriya Bahçe, “Bireylerin belli bir olayı aşırı incelemesi ve düşüncedeki döngüsel tekrarlar, aşırı düşünmenin temel semptomları arasında yer alır. Bu sorunun hem zihinsel hem de fiziksel sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için kişilerin profesyonel destek almaları ve sağlıklı başa çıkma yöntemlerini benimsemeleri önerilir” şeklinde konuştu.
VM Medical Park Samsun Hastanesi’nde görev yapan Psikiyatri Uzmanı Dr. Zekeriya Bahçe, aşırı düşünme üzerine önemli bilgiler sundu. Son yıllarda zihinsel sağlık sorunlarının artış gösterdiğini kaydeden Uzm. Dr. Bahçe, “Özellikle aşırı düşünme, hepimizin yaşamını etkileyen ancak sıkça göz ardı edilen bir durum haline gelmiştir. Kişilerin bir durumu aşırı derecede incelemeleri ve düşüncelerini sürekli döndürmeleri, bu rahatsızlığın başlıca belirtilerindendir” sözlerini aktardı.
Aşırı düşünmenin genellikle kaygı, stres ve depresyon gibi psikolojik sorunlarla bağlantılı olduğunu belirten Uzm. Dr. Bahçe, “Bireyler geçmişte yaşadıkları olumsuz deneyimler veya gelecekteki belirsizlikler karşısında yoğun kaygı yaşayabilirler. Bu durum zihinsel yorgunluğa ve fiziksel rahatsızlıklara yol açabilmektedir. Örneğin, baş ağrısı, mide bulantısı ve uyku sorunları aşırı düşünmenin bedensel etkilerinden bazılarındandır. Kişiler çözüme ulaşmak için düşüncelerinin kontrolünü kaybedebilir ve bu da daha fazla kaygı yaratacak bir döngüye dönüşebilir” dedi.
Aşırı düşünmenin genellikle psikolojik bozukluklarla ilişkili olduğuna değinen Uzm. Dr. Bahçe, “Anksiyete, depresyon ve obsesif-kompulsif bozukluk gibi rahatsızlıklar, bireyin düşüncelerini kontrol etmesini zorlaştırabilir. Ayrıca, mükemmeliyetçilik ve kontrol ihtiyacı gibi kişilik özellikleri de aşırı düşünmeye sebep olabilecek diğer etmenlerdendir. Genetik ve nörolojik unsurlar da bireylerin aşırı düşünme eğilimini etkileyebilir” ifadesini kullandı.
Aşırı düşünmenin bireysel sağlığın yanı sıra sosyal ilişkileri de olumsuz etkileyebileceğini açıklayan Uzm. Dr. Bahçe, “Sürekli analiz yapma ve detaylara takılma alışkanlığı, kişiler arasında güvensizlik ve yanlış anlamalara neden olabilmektedir. Bu durum da sosyal yaşamı ve iş performansını olumsuz etkileyebilir. Zihinsel sağlık bozulduğunda, bireylerin genel verimliliği de azalmakta; odaklanma güçlüğü iş veya okul performansını olumsuz olarak etkileyebilmektedir” dedi.
Aşırı düşünme ile baş etme yöntemlerinin giderek çeşitlendiğini vurgulayan Uzm. Dr. Bahçe, “Farkındalık teknikleri, aşırı düşünme ile başa çıkmanın en etkili yollarından biri olarak kabul edilmektedir. Mindfulness uygulamaları, bireylerin düşüncelerini nesnel bir şekilde gözlemlemelerine imkan tanır, bu sayede zihni sakinleştirir. Derin nefes egzersizleri, meditasyon ve yoga gibi teknikler de zihinsel rahatlama sağlar. Diğer bir yararlı strateji ise düşünceleri ertelemektir; bu yöntem, belirli bir süre endişelere yoğunlaşarak, geri kalan zaman diliminde bu düşüncelerden uzak kalmayı hedefler. Ayrıca, bireylerin dikkatlerini dağıtacak faaliyetlerle meşgul olmaları, aşırı düşünmeyi önleyebilir. Yürüyüş yapmak, yeni hobiler edinmek ya da üretken aktivitelerle ilgilenmek, zihni meşgul tutma açısından oldukça faydalıdır” dedi.
Profesyonel destek almanın aşırı düşünme ile başa çıkmada kritik bir aşama olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Bahçe, “Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) gibi psikoterapi teknikleri, bireylerin olumsuz düşünce kalıplarını tanıyıp bunları daha sağlıklı düşüncelerle değiştirmelerine yardımcı olabilir. Uzman bir terapistin yönlendirmesiyle uygulanacak olan terapi, bireylerin aşırı düşünme problemine karşı daha etkili bir kontrol sağlamalarına yardımcı olur” diye belirtti.
Aşırı düşünmenin zihin sağlığını ciddi oranda etkileyebileceğini vurgulayan Uzm. Dr. Bahçe, “Farkındalık, bilişsel tedavi ve sosyal destek gibi stratejiler bu sorunla başa çıkmada oldukça etkilidir. Aşırı düşünmenin hem zihinsel hem de fiziksel sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla bireylerin profesyonel yardım almayı ve sağlıklı başa çıkma yollarını benimsemeleri aşırı önem arz eden bir durumdur” şeklinde konuştu.