Spor Yaralanmalarını Önlemede Isınma ve Soğuma Süreçlerinin Önemi Vurgulandı

Bu yıl yedincisi düzenlenen Spor Yaralanmaları Kongresi’nde, spor yaralanmalarını azaltmada ısınma ve soğumanın önemi vurgulandı. Prof. Dr. Mehmet Ünal, teknolojinin rolü ve PRİCE protokolü ile yaralanma önleme stratejilerini detaylandırdı.

Bu yıl yedincisi düzenlenen Spor Yaralanmaları Kongresi'nde, spor yaralanmalarını azaltmada

Bu yıl yedinci kez gerçekleştirilen Spor Yaralanmaları Kongresi’nde, spor yaralanmalarını azaltmada ısınma ve soğuma aşamalarının önemine dikkat çekildi. Prof. Dr. Mehmet Ünal, antrenmandan sonra uygulanan soğuma sürecinin yaralanma olasılığını önemli ölçüde düşürdüğünü ifade etti.

Kongrede, spor alanında sıkça yaşanan yaralanmaların önlenmesi için çeşitli yeni yöntemlerin ve teknolojilerin kullanımı detaylı biçimde incelendi. Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ünal, “Yaralanmaların oluşumunu engellemek için iç ve dış etkenlerin dikkate alınması gerekiyor. İç etkenler, vücudumuza dair nedenleri (genu varum, genu valgum, pes kavus, pes planus gibi anatomik bozukluklar, kondisyon seviyesi, fiziksel yapı) kapsarken; dış etkenler ise antrenman koşulları, malzeme seçimi, hava durumu ve teknik unsurları içerir. Bu etkenleri düzenleyerek sporcuların yaralanma riskini azaltabiliriz” şeklinde belirtti.

Teknolojinin etkisiyle ilgili olarak da konuşan Prof. Dr. Ünal, “Teknoloji, spor yaralanmalarının önlenmesinde önemli bir işlev üstleniyor. Tehlikeli durumların önceden belirlenmesine olanak tanıyan sistemler, kas gruplarının dayanıklılığını, gücünü ve hızını analiz ederek sporcuların ne zaman dinlenmesi gerektiğine dair bilgi sunuyor. Böylece, yaralanmaları önceden görebiliyoruz” dedi.

Spor öncesi ısınma ile sonrası soğuma süreçlerinin her ikisinin de ayrı ama eşit derecede önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ünal, “Isınma, kasları ve kardiyovasküler sistemi aktiviteye hazırlamak açısından kritik öneme sahiptir. Isınmadan yapılan bir spor aktivitesi kas yırtılması veya tendon zedelenmesi gibi ciddi sakatlıklara neden olabilir. Ancak antrenman sonrası uygulanan soğuma süreci de azımsanmayacak derecede önem taşır; bu süreç, vücudun dengeye dönmesini sağlamanın yanı sıra metabolik atıkları hızla ortadan kaldırarak yaralanma riskini de azaltır” dedi.

Bir yaralanma durumunda atılması gereken adımların “PRİCE” protokolü ile özetlendiğini aktaran Prof. Dr. Ünal, bu protokolün aşamalarına vurgu yaptı. “Öncelikle yaralı bölge korunmalı (Protection), daha sonra dinlendirilmelidir (Rest), ardından buz uygulaması yapılmalıdır (Ice), ardından elastik bandaj ile sıkıştırılmalı (Compression) ve son olarak yaralı bölge yukarı kaldırılmalıdır (Elevation). Bu temel önlemler, yaralanmanın ilerlemesini engelleyip iyileşme sürecini hızlandırmaktadır” diye konuştu.

Prof. Dr. Ünal, profesyonel sporcuların oyun sırasında koruyucu ekipman kullanma konusunda bazen dikkatli olmadığını da belirtti. Futbolculardan tekme koruyucu kullanmamaları veya boksörlerin dişlik takmamaları gibi yanlış davranışların ciddi yaralanmalara yol açabileceğine dikkat çekti. Ayrıca, sezon başlangıcında gerçekleştirilen performans testlerinin sporcuların mevcut yeteneklerini değerlendirmek ve zayıf noktaların düzeltilmesi için gerekli programları oluşturmak açısından hayati önem taşıdığını vurguladı. “Sezon başı sağlık kontrolleri, sporcuların fiziksel durumlarının takibi bakımından da oldukça faydalıdır” dedi.