Nöbetçi Eczaneler
Ortopedi ve Travmatoloji alanında uzman olan Doç. Dr. Necdet Demir, omuz bölgesinde yaşanan ağrı ve hareket kısıtlılıklarının yaygın nedenlerinden birinin rotator manşet yaralanmaları olduğunu kaydetti.
Rotator manşet, omuz eklemini saran ve hareketleri yönlendiren dört kas ve tendon grubundan meydana gelen önemli bir yapıdır. Bu yapının hasar görmesi, şiddetli ağrılar ile omuz hareketlerinde kısıtlamalara sebep olabilir. Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görevli olan Doç. Dr. Demir, bu yaralanmaların genellikle aşırı kullanım, yaşa bağlı değişiklikler ve fiziksel travmalar gibi etkenlerle oluştuğunu aktardı. Ayrıca, rotator manşet yaralanmalarının yalnızca sporcular arasında değil, evde yoğun işlerle uğraşan kadınlar gibi geniş bir kitlede de görülebileceğini belirtti.
Özellikle fiziksel aktivitelerin yoğun olduğu spor branşlarında rotator manşet yaralanmaları sıkça yaşanmaktadır. Bu tür sporcularda, aşırı egzersiz neticesinde omuz kaslarının zayıflaması, yaralanmalara yol açabiliyor. Basketbol, voleybol, yüzme ve tenis gibi spor dallarındaki sporcular, üst vücut hareketlerinin yoğun olduğu durumlarda risk altındadır. Ev kadınları da, yüksek raflardan eşya alma, yer temizleme, çamaşır asma ve ağırlık kaldırma gibi gündelik aktivitelerinde rotator manşet kaslarını zorlayarak yaralanma riski taşıdıklarını vurgulayan Doç. Dr. Demir, bulaşık yıkarken kolların yukarı kaldırılmasının bu riski artırabileceğine dikkat çekti.
Doç. Dr. Demir, rotator manşet yaralanmalarında ilk olarak tercih edilen yöntemlerin başında konservatif tedavinin geldiğini açıkladı. Bu tedavi yöntemi, omuz kaslarını güçlendiren fiziksel terapi, ağrı ve iltihaplanmayı hafifletmek için ilaçlar, şişlik ve ağrıyı azaltmak amacıyla buz uygulamaları ve şiddetli ağrılar için kortizon enjeksiyonlarını kapsıyor. Konservatif tedavi, hastaların iyileşmelerine destek olarak cerrahi müdahale gereksinimini ortadan kaldırabilmektedir.
Elde edilen sonuçların yetersiz kalması durumunda cerrahi müdahale gerekebileceğini dile getiren Doç. Dr. Demir, tendon onarımı için yapılan cerrahilerin minimal invaziv teknikler kullanılarak gerçekleştirildiğinin altını çizdi. Bu teknikler, hastaların daha hızlı bir iyileşme süreci geçirmesine ve hastanede kalma sürelerinin azalmasına olanak tanırken, komplikasyon riskini de çoğunlukla düşürüyor.
Doç. Dr. Demir, omuzda ağrı, hareket zorluğu veya güç kaybı yaşayan kişilerin durumu daha da ilerlemeden mutlaka bir ortopedi uzmanına başvurmaları gerektiğinin altını çizdi. Erken müdahalelerin kalıcı hasarları önleyebileceği konusunda uyarıda bulunan Demir, uygun tedavi yollarının başarı olasılığını artıracağını vurguladı.