Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Sıcaklık Artışı ve Kuraklık Tarımsal Üretimi Tehdit Ediyor: Su Kaynaklarının Verimli Kullanımı Hayati Öneme Sahip

Gaziantep Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Akıncı, su kaynaklarının korunmasının ekonomik açıdan elzem olduğunu vurguladı. İklim değişikliği nedeniyle kuraklık kalıcı bir soruna dönüşürken, suyun verimli yönetimi, tarım ve sanayi için hayati önem taşıyor. Akıncı, modern sulama yöntemine geçmeyi ve suyun değerini anlamayı zorunlu hale getirdi.

Gaziantep Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Akıncı, su kaynaklarının korunmasının ekonomik

Kuraklık ve Tarımsal Üretim Üzerindeki Etkileri

Gaziantep Ticaret Borsası’nın (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, artan sıcak hava koşulları ile azalan yağışların tarım üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Akıncı, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanımı konusunun ekonomimiz açısından son derece önemli olduğunu belirtti. Suyun, yalnızca bir doğal kaynak değil, aynı zamanda üretim, istihdam ve gıda güvenliğinin yapı taşı olduğunun altını çizdi.

İklim Değişikliği ve Su Kaynakları

Türkiye genelinde, özellikle de Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan kuraklığın artık bir mevsimsel durum değil, kalıcı bir gerçek haline geldiğini ifade eden Akıncı, “İklim değişikliği artık dışımızda değil, tam da yaşam alanlarımızda. Yağış rejimleri değişiyor, sıcaklıklar tırmanıyor ve su kaynakları giderek azalıyor. Bu manzara, doğal bir döngü değil, yapısal bir değişimin işareti” dedi. Bu nedenle, suyun yönetiminin etkin bir biçimde sağlanmasının, tarımsal üretim dengesini korumak için hayati önem taşıdığını vurguladı.

Su Kaynaklarının Önemi

Gaziantep’in tarım ve sanayi açısından suya büyük ölçüde bağımlı olduğunu hatırlatan Akıncı, “Fırat Havzası’ndaki her bir damla su, tarımı, sanayiyi ve dolayısıyla istihdamı etkiliyor. Fakat barajlardaki su seviyesinin düşmesi ve yeraltı su kaynaklarının aşırı kullanımı tarım aleyhine baskı yaratıyor” şeklinde konuştu.

Planlı Kullanımın Gerekliliği

Akıncı, suyun planlı ve etkin bir şekilde kullanılmasının artık bir zorunluluk haline geldiğini belirtti ve modern sulama yöntemlerinin hızla devreye alınması gerektiğine dikkat çekti. Özellikle damla sulama ve yağmurlama sistemleri ile su kayıplarının önlenebileceğini ifade eden Akıncı, “Suyun her damlası bizim için yaşamsal değer taşıyor. Bu nedenle, su kaynaklarını akılcı ve verimli bir biçimde kullanmak artık tartışmaya kapalı bir zorunluluk. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 2025 Su Yılı Raporu’na göre, Türkiye genelinde yağışların uzun yıllar ortalamasının yüzde 26 ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 29 altında kaldığı tespit edilmiştir. Bu durum, ülkemizin son 52 yılının en kurak dönemini yaşamakta olduğunu göstermektedir” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Ortak Sorumluluk Vurgusu

Suyun stratejik bir kaynak olduğunu vurgulayan Akıncı, devlet kurumları, yerel yönetimler, çiftçiler ve sanayi sektörünün ortak bir sorumluluk anlayışı ile hareket etmesi gerektiğini ifade etti. Akıncı, “Suyu yalnızca tüketime sunduğumuz bir kaynak olarak değil, korunması gereken bir değer olarak görmeliyiz. Çünkü her damla su, üretim, emek ve geleceğimizin güvencesidir” diyerek sözlerini noktaladı.