Kocaeli’de, sekiz yıl önce özel bir hastanede yanlış bir kanser teşhisi sonucu iki memesi alınan Çiğdem Kışlalı’nın hukuk mücadelesi sona erdi. Duygusal bir an yaşadığı mahkeme sonrası açıklama yapan Kışlalı, “Bana ‘en azından kanser olmadığını bilmekte sevinmelisin’ demişlerdi. Ancak mahkeme kararında ‘Haklısın, işte sana bir miktar para, artık sus’ denildi. Elbette sevineyim ama mesleğimi ve kadınlığımı kaybettim. Hem maddi hem de manevi olarak ruh halim tamamen yıkıldı” dedi.
2017 yılı ekim ayında göğsündeki bir kitle nedeniyle Kocaeli’deki bir özel hastaneye giden 2 çocuk annesi Kışlalı’ya, yapılan tetkiklerin sonucunda 5. evre meme kanseri teşhisi konuldu. Kışlalı, sırayla 3 ameliyat geçirerek toplamda 20 saat cerrahi müdahaleye maruz kaldı. Göğüsleri alındıktan sonra kendisine kemoterapi veya ilaç verilmeyince işlerin yolunda gitmediğinden şüphelenip, uzun bir bekleyişin ardından patoloji sonuçlarına ulaşabildi. İncelediği sonuç, kanser hücresi içermediğini ortaya koyuyordu.
Yaşadığı travmanın ardından, belgelerle suç duyurusunda bulunan Kışlalı, doktor ve hastane yöneticilerine dava açtı. Kocaeli 1. Tüketici Mahkemesi, 28 Kasım 2023 tarihinde yapılan duruşmada Kışlalı’ya toplamda 225 bin TL maddi ve manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Ancak karşı tarafın itirazı üzerine konu üst mahkemeye taşındı. Burada eksik belgeler gerekçe gösterilerek duruşmanın yeniden yapılmasına karar verildi. Yeniden görülen davada, 25 bin TL maddi tazminat ile 200 bin TL manevi tazminat verilmesine hükmedildi.
Duruşma sonrasında duygu dolu açıklamalarda bulunan Kışlalı, “Bu sekiz yıl, sanki on sekiz yıl gibi geldi. Adaletin bazı kesimlerinde hiçbir ilerleme kaydedemedim. Hakim, kısmen olumlu bir karar verdi ancak bu para ile sağlık hizmeti alamam. Psikolojik olarak dibe vurmuş durumdayım. Bu şartlarda ‘Türkiye’de adalet sağlanmıyor’ mu demeliyim?” diye ifade etti.
Ameliyat öncesinde yalnızca küçük bir kitle için hastaneye gittiğini belirten Kışlalı, “Beni hemen acil ameliyata alacaklarını söylediler. Hayatımda ilk kez böyle bir durumla karşılaştım. Doktorların yaklaşımı, oldukça dürtüsel ve aceleciydi. Ameliyata onay verdiğimdan bahsettiklerini söylediğimde, adli tıp raporunun 8. sayfasında bunu onaylamadıklarının belirtildiğini anladım. Bu durumu ifade etmem rağmen, hakim önceki kararını değiştirmedi” dedi.
Kışlalı, “Ameliyat sonrası, lenf başlarımın da alındığını hiç bilmiyordum. Çıktıktan sonra aileme, ‘her şey temiz’ dedikleri için teselli bulma çabası içindeydiler. Ancak sonuçta mesleğimi ve kadınlığımı kaybettiğim için tüm ruh halim yıkılmış durumda. Adalet nereye gitmiş?” vurgusunu yaptı.