Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Prof. Dr. Seçkin Çağırgan: “Lenfomalar Erken Tanı ve Uygun Tedavi ile Tamamen İyileştirilebilir”

    Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, lenfomaların erken tanı ve uygun tedaviyle tamamen iyileşebileceğini belirtti. Kök hücre naklinde uyumlu donörlerin önemine dikkat çekerek gönüllü bağışçılardan destek istedi. Çağırgan, erken tanının başarıyı artırdığını vurguladı.

    Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, lenfomaların erken tanı ve uygun tedaviyle

    Lenfomaların Erken Teşhisi ve Tedavi Süreci

    Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, lenfoma hastalıklarının erken teşhis edilmesi ve uygun tedavi yöntemleri ile tamamen iyileştirilebileceğini vurguladı. Kök hücre naklinde uyumlu donörlerin kritik bir öneme sahip olduğunu belirten Çağırgan, gönüllü bağışçılara çağrıda bulundu.

    İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi’nde görevli olan Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, Dünya Lenfoma Farkındalık Günü dolayısıyla önemli bilgiler paylaştı. Lenfomaların bağışıklık sisteminden kaynaklanan kanser türleri arasında yer aldığını ve günümüzde tedavi edilebilir hastalıklar arasında bulunduğunu ifade etti.

    Belirtiler ve Tanı Süreci

    Lenfomaların her yaş grubunda görülebileceği ve genellikle lenf bezlerinin şişmesiyle kendini gösterdiği kaydedildi. Ancak, karaciğer, dalak, kemik iliği ve beyin gibi iç organlarda da belirtme olabileceğini belirtti. Prof. Dr. Çağırgan, lenfoma tanısı için yalnızca lenf bezi büyümesinin yeterli olmadığını, aşırı gece terlemeleri, yüksek ateş, iştahsızlık, kilo kaybı ve halsizlik gibi belirtilerin de dikkate alınması gerektiğini belirtti.

    Tedavi Seçenekleri ve Başarı Oranı

    Prof. Dr. Çağırgan, lenfomaların tek bir hastalık olmadığını, iki ana gruba ayrıldığını, Hodgkin ve Non-Hodgkin lenfomalarını detaylandırarak, Non-Hodgkin türlerinin 50’den fazla alt tipe sahip olduğunu belirtti. Düşük ve yüksek dereceli lenfomaların hastanın durumu ve hastalığın tipine göre farklı tedavi seçenekleriyle tamamen iyileştirilebileceğinin altını çizen Çağırgan, erken tanının tedavi başarı oranını artırdığını sözlerine ekledi.

    Kök Hücre Naklinde Uyumun Önemi

    Kan kanserleri, lenfoma ve kemik iliği kaynaklı diğer kanser türlerinin yanı sıra aplastik anemi gibi hastalıkların tedavisinde, allojenik kök hücre naklinin büyük bir rol oynadığını belirten Prof. Dr. Çağırgan, başarılı bir nakil için doku gruplarının tam uyumlu olmasının şart olduğunu ifade etti. Kardeşler arasında doku uyum ihtimalinin yalnızca yüzde 30 olduğunu belirten Çağırgan, bu noktada gönüllü bağışçıların önemi üzerinde durdu. Türkiye’de TürkKök ve dünya genelindeki diğer kemik iliği bankalarına kayıtlı milyonlarca gönüllü verici bulunduğunu ifade ederek, bu durumun hastalara umut ışığı olduğunu belirtti.

    Prof. Dr. Seçkin Çağırgan, sağlıklı bireylerin tek bir tüp kan vererek gönüllü kök hücre bağışçısı olabileceklerini, bu küçük adımın lenfoma gibi ciddi hastalıklarla savaşan hastalar için hayata tutunma şansı sunduğunu belirtti.