Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    GLP-1 İlaçlarının Ağız ve Diş Sağlığı Üzerindeki Ciddi Yan Etkileri: Prof. Dr. Birkan Taha Özkan Uyarıyor

    Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, GLP-1 reseptör agonistleri içeren obezite ilaçlarının hızlı kilo vermeye yardımcı olduğunu, ancak ağız sağlığı üzerinde ciddi yan etkiler yaratabileceğini vurguladı. Ağız kuruluğu, diş eti hastalıkları ve çürük riskinin artabileceği konusunda hastaları uyardı. Özkan, su tüketimini artırıp asitli gıdalardan kaçınmanın önemini belirtti.

    Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, GLP-1 reseptör agonistleri içeren obezite

    GLP-1 İlaçlarının Ağız Sağlığı Üzerindeki Etkileri

    Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, son yıllarda obezite tedavisinde kullanılan GLP-1 reseptör agonisti ilaçlarının zayıflamaya yardımcı olabilse de ağız ve diş sağlığı üzerinde önemli yan etkilere neden olabileceğini vurguladı. Özkan, bu ilaçların uzun süreli kullanımının ağız kuruluğu, diş eti hastalıkları, artan çürük riski ve çene kemiği erimesi gibi ciddi sorunlara yol açabileceğini belirtti.

    Ağız Kuruluğu ve Diş Sağlığı Riski

    GLP-1 türevleri midedeki boşalma sürecini geciktirerek doygunluk hissi sağlarken, bu mekanizmanın tükürük salgısını azalttığını ve böylece ağız kuruluğuna yol açabileceğini söyledi. Tükürüğün ağızdaki bakteriyel dengeyi sağladığını, diş çürüklerini önlediğini ve diş etlerini koruduğunu belirten Özkan, 2023-2024 yıllarında gerçekleştirilmiş araştırmalarda GLP-1 kullanan bireylerin %30-40’ında ağız kuruluğu tespit edildiğini, buna bağlı diş çürüklerinde ise %25’lik bir artış gözlemlendiğini ifade etti. 2024 Journal of Dental Research verileri, bu oranın bazı hastalarda %65’e kadar yükselebileceğini gösterdi.

    Sık Atıştırma Alışkanlıklarının Zararı

    Özkan, GLP-1 kullanıcılarının sık olarak mide bulantısı yaşadığını ve bu durumun karbonhidratla zengin veya asitli gıdalara yönelişe neden olabileceğini aktardı. Bu tür gıdalarla sık atıştırılmasının ağızdaki pH seviyesini düşürdüğünü ve böylece diş minesinin erimesine ve çürük riskinin artmasına yol açtığını belirtti. 2025 Diş Hekimliği Birliği Raporu, bu ilaçları kullananlarda ağız kuruluğuna bağlı diş çürüğü görülme sıklığının %30 oranında arttığını ortaya koydu.

    Diş Eti Hastalıkları ve Çene Kemiği Erimesi

    Ağız kuruluğunun diş etleri üzerindeki etkilerini de değerlendiren Özkan, bu durumun bakteriyel dengenin bozulmasına, diş etlerinde hassasiyet ve çekilmeye neden olabileceğini, bunun da sonuçta periodontitis gibi ciddi enfeksiyonlara ve erken diş kaybına yol açabileceğini söyledi. GLP-1 ilaçlarının uzun süreli kullanımı, diş eti hastalıklarında %35’e varan artışlarla birlikte dişlerin bağlı olduğu çene kemiğinde yoğun erimeye yol açabilmektedir.

    Erken Önlem Almanın Önemi

    Dişlerin sağlam durmasını sağlayan çene kemiğinin önemine dikkat çeken Özkan, diş eti hastalıkları ile birlikte çene kemiğinin yoğunluğunun azalmasının implant uygulamaları gibi tedavi yöntemlerini riskli hale getirdiğini ifade etti. Ağız kuruluğunun yaz aylarında daha da tehlikeli hale geldiğini belirten Özkan, sıcak havalarda vücudun sıvı kaybetmesi nedeniyle tükürük salgısının daha da azalacağını ve bu durumun ağız sağlığı üzerindeki komplikasyonları artıracağını söyledi.

    Kilo Verme Sürecinde Öneriler

    Kilo verme sürecinde olan bireylere bazı önerilerde bulunan Özkan, günlük su tüketimini artırmalarının yanı sıra şekerli ve asitli gıdalardan uzak durmalarının önemini vurguladı. Dişlerin düzenli olarak fırçalanması, diş ipinin kullanılması ve altı ayda bir diş hekimi kontrolüne gidilmesi gerektiğini belirtti. Ağız kuruluğu hissedenlerin mutlaka diş hekimine danışmaları gerektiğini, ağız sağlığının genel sağlığın önemli bir parçası olduğunu ifade etti. Kilo verme sürecinde ağız sağlığının ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çizen Özkan, sağlıklı bir zayıflama sürecinin ağız ve çene yapısıyla desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.