Uzun süren araştırmaların ardından, bilimsel verilerle desteklenen Türkiye’nin ilk bal genomlu probiyotikli ve simbiyotikli siyah ile yeşil çayı Rize’de hayata geçirildi.
2010 yılında Rize Ticaret Borsası Çay Araştırma ve Uygulama Merkezi (ÇAYMER) ile iş birliği içinde Araştırmacı Habib Koçal’ın öncülüğündeki çalışmalar sonucunda bu yenilikçi çay türleri geliştirildi. 2020 yılında, uluslararası akredite laboratuvarlarda gerçekleştirilen 16s DNA ve ITS meta genom haritalama işlemi, ürünlerin içerdiği probiyotik mikroorganizmaların çeşitliliğini daha da derinlemesine analiz etti. Böylece, bu çaylar Patent Koruma kapsamına alınarak koruma altına alındı.
Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan, çay üzerine yapılan çalışmaları değerlendirerek, “Çay laboratuvarımızın açıldığından beri birçok yenilikçi proje üstünde çalıştık. Artık piyasada yaklaşık 19 çeşit çay bulunuyor. Önceleri sadece siyah, yeşil ve beyaz çay varken, şimdi dünya genelinde pek çok çay çeşidi deneyip tüketiciyle buluşturuyoruz. Habib Koçal, bu bağlamda probiyotik ve simbiyotikli çaylar üzerinde çalışmalar yaptı. Piyasada benzeri ürünler bulunsa da, bizim farkımız bu çayın bal genomlu olmasıdır. Dolayısıyla, mikroorganizmaların çayla buluşmasında probiyotik enzimleri devreye girerek, sindirim sistemini destekleyici bir etki sağlıyor,” ifadeleriyle projeye dair bilgilerini paylaştı.
Erdoğan, uluslararası laboratuvarlardaki aşamaların tamamlandığını ve artık Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi laboratuvarlarında zenginleştirileceğini belirtti. “Laboratuvar aşamasını tamamladık. Şimdi RETÜ ile birlikte bu projeyi daha ileri taşıyacağız. İnanıyorum ki bu çay, çay sektöründe devrim yaratacak,” diye ekledi.
Yeni geliştirilen çayın sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesine katkı sağlayacağına dikkat çeken Erdoğan, “Günümüzde fabrikasyon gıdalar sağlıklı beslenmeyi zorlaştırıyor. Probiyotik mikroorganizmaları destekleyerek, bu zararlı etkileri vücuttan atmayı hedefliyoruz. Vücutta kaybolmuş olan besinlerin geri kazanılmasına yardımcı olacağız. Aynı zamanda, çayın tüketim alışkanlıklarını değiştirebileceğine inanıyorum,” şeklinde sözlerini tamamladı.