Tütün Bağımlılığı ve Ruh Sağlığı İlişkisi
Memorial Antalya Hastanesi’nde görevli Psikiyatri Uzmanı Dr. Fatma Arkaz, sigara kullanımının ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine değinerek, sigarayı bırakmanın depresyon ve anksiyete belirtilerini azaltma potansiyeline sahip olduğunu ifade etti. Konuyla ilgili değerlendirmelerinde, “Sigarayı bırakma süreci bazı kişilerde kısa dönemli duygusal dalgalanmalara yol açabilir fakat uzun vadede bu karar, depresyon ve kaygı düzeylerinde kayda değer bir azalma sağlar” ifadelerini kullandı.
Dünya Tütünsüz Günü’nde Doğru Bilgiye Erişim
Her yıl 31 Mayıs’ta kutlanan “Dünya Tütünsüz Günü”, yalnızca tütün ürünlerinin oluşturduğu zararları gündeme getirmekle kalmıyor, aynı zamanda bağımlılıkla ilgili yanlış algıları da sorguluyor. Uzm. Dr. Arkaz, bu özel günde tütün bağımlılığı ile alakalı yaygın yanlış anlaşılmaları ele alarak, bağımlılığın bir irade problemi değil, sağlık sorunu olduğunu belirtti. Bu tür özel günlerin, bireylerin sigarayı bırakma sürecine ivme kazandırabileceğinin altını çizdi.
Tütün Ürünlerinin Zararları ve Yanlış İnançlar
Bireylerin sigarayı bırakma çabalarını zorlaştıran yaygın yanlış görüşlere de değinen Arkaz, tütünün zararlarının yalnızca fiziksel ile sınırlı kalmadığını; bunun yanında sosyal, psikolojik ve kültürel bileşenlerin de bu alışkanlıkların önünde etkili olduğunu sözlerine ekledi.
Doğru Bilgi ve Destek ile Tütün Bağımlılığı Aşılabilir
Uzm. Dr. Arkaz, “Dünya Tütünsüz Günü”nün sigarayı bırakmak isteyenler için bir fırsat sunduğunu ifade ederek, “Tütün bağımlılığı, bilgi ve destekle aşılabilir. Bu dönemler, zararlı alışkanlıkları geride bırakmak için en uygun zamanlardır” dedi.
Sigara ve Stres Arasındaki Yanlış İlişki
Sigaranın stres giderici bir unsur olduğu düşüncesini eleştiren Arkaz, bu yanlış inancın yaygın ve tehlikeli bir mit olduğunu vurguladı. Nikotin alındığında geçici bir rahatlama hissi oluşsa da, bu durum aslında yoksunluğun geçici olarak telafi edilmesinden kaynaklandığını ifade etti. Uzun vadede sigaranın stres tepkimelerini artırdığına dikkat çekti.
Bağımlılığın Duygusal ve Fiziksel Yüzeyleri
Nikotinin bağımlılık yapan bir madde olduğunu belirten Arkaz, “Sigara içenler genellikle bağımlılıklarını küçümseyerek ‘sadece alışkanlık’ ifadesini kullanıyor, ancak durumun gerçekliği çok farklıdır” dedi. Sigara içmemenin yarattığı huzursuzluk ve sinirlilik gibi hislerin yoksunluk belirtileri olduğunu vurguladı.
Sigarayı Bıraktıktan Sonra Kilo Kontrolü
Sigara bırakma sürecinin ardından bazı bireylerde kilo alımının olabileceğini dile getiren Arkaz, bu durumun kaçınılmaz olmadığını belirtti. Sigara bırakıldıktan sonra bireylerin sağlıklı beslenme alışkanlıklarına yönlendirildiğinde, kilo kontrolünün mümkün olacağını söyledi.
Sadece Azaltmak Yerine Tam Bırakmayı Hedefleyin
Sigarayı azaltmanın bazı kısa vadeli sağlık avantajları sağladığını kabul eden Arkaz, aslında hedefin tamamen bırakmak olması gerektiğini vurguladı. Başka bir çalışmadan yola çıkarak, günde bir sigara içmenin bile kalp hastalığı riskini ciddi şekilde artırabileceğini aktardı.
Elektronik Sigara Kullanımının Riskleri
Elektronik sigaraların da nikotin içerdiğini ve bu nedenle bağımlılık yapabileceğini söyleyen Arkaz, “Bu cihazların sağlık üzerindeki uzun vadeli etkileri tam olarak bilinmemektedir ve gençler arasında bu kullanımın artması yeni bir bağımlılık kuşağının oluşmasına sebep olmaktadır” dedi.
Uzm. Dr. Fatma Arkaz, sigarayı bırakmanın uzun vadede psikolojik sağlığı güçlendirdiğini ve bireylerin stresle başa çıkma yöntemlerini geliştirdiğini belirterek, bu sürecin doğru destekle daha sağlıklı bir yaşam sunacağını vurguladı.