Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Reaktif Hipoglisemi Diyabetin Erken Belirtisi Olabilir, Uz. Dr. Gökrem Uyarıyor

Liv Hospital Samsun’dan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Manolya Gökrem, reaktif hipogliseminin şekerli gıdaların ardından ortaya çıkan belirtilerle, diyabetin habercisi olabileceğini belirtti. Bu durumun yönetiminde yaşam tarzı değişikliği ve dengeli beslenmenin önemi vurgulandı.

Liv Hospital Samsun'dan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Manolya Gökrem, reaktif

**Çocuklarda Reaktif Hipoglisemi Tehdidi: Uzmanlardan Önemli Uyarılar**

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Manolya Gökrem, diyabetin habercisi olabilecek “reaktif hipoglisemi” hakkında önemli bilgiler paylaştı. Şekerli gıdaların tüketilmesinin ardından gelişen bu durum, genellikle göz ardı edilmekte ve ciddi belirtilerle kendini göstermektedir.

Reaktif Hipoglisemi Belirtileri Neler?

Yemeklerden sonra ortaya çıkan ani halsizlik, aşırı terleme, titreme ve açlık hissi gibi şikayetler, reaktif hipogliseminin sinyalleri olarak değerlendirilmelidir. Liv Hospital Samsun İç Hastalıkları Kliniği’nden uzman hekim Dr. Gökrem, bu durumun, özellikle karbonhidrat içeriği yüksek gıdaların fazla tüketilmesinin ardından, kan şekerinin 2-4 saat içerisinde normal seviyelerin altına düşmesiyle karakterize olduğunu açıkladı.

Dr. Gökrem, reaktif hipogliseminin, vücudun şekerli ve ağır karbonhidratlı besinlere aşırı insülin salınımı ile tepki vermesi sonucu yaşandığını belirtti. Pankreasın bu şekildeki aşırı tepkisi, kan şekerinde ani düşüşlere neden olabileceği gibi, bazı bireylerde gizli şeker veya “prediyabet” durumu olarak da ortaya çıkabilir.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri Önemli

Uzm. Dr. Gökrem, reaktif hipoglisemi tanısı konmuş bireyler için tedavinin temelinin yaşam tarzı değişikliği olduğunu vurguladı. Beslenme alışkanlıklarında yapılacak basit ama etkili değişikliklerle bu durumun kontrol altına alınabileceğini ifade etti.

Altın kural olarak, sık ama küçük porsiyonlarla beslenilmesi gerektiğini belirten Dr. Gökrem, ana öğünlerin yanı sıra ara öğünlerin de ihmal edilmemesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, basit şeker içeren işlenmiş gıdalar yerine, kompleks karbonhidratlar ve yüksek lifli yiyeceklerin tercih edilmesini önerdi. Bu sayede, insülin salınımı dengelenecek ve ani şeker düşüşlerinin önüne geçilecektir.

Uzm. Dr. Manolya Gökrem, bu tür belirtilerin sık ve şiddetli yaşanması durumunda mutlaka bir iç hastalıkları uzmanına başvurulması gerektiğini, altta yatan başka bir sağlık sorununu ortadan kaldırmak için gerekli olduğunu sözlerine ekledi.