Mersinli Üreticiler Limon İhracatındaki Yasağa Tepki Gösterdi

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hakan Sefa Çakır, Ticaret Bakanlığı’nın limon ihracatını geçici olarak yasaklamasının küçük üreticileri zor durumda bırakacağını, pazar kaybı ve ekonomik sıkıntılar doğuracağını belirtti. Çakır, kararın derhal iptal edilmesi gerektiğini vurguladı.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hakan Sefa Çakır, Ticaret

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, limon ihracatına yönelik getirilen geçici yasak hakkında “Bu karar, üreticilerin yok olmasına yol açabilir. Alınan bu karar derhal geri alınmalıdır” şeklinde konuştu.

Ticaret Bakanlığı’nın, limon ihracatını geçici olarak durdurma kararının ardından Mersin Milletvekili Ali Kıratlı öncülüğünde MTSO’ya bağlı meslek komiteleri, Mersin Ticaret Borsası, il ve ilçe ziraat odaları başkanları, üretici birlikleri ve sektör temsilcilerinin bulunduğu bir istişare toplantısı gerçekleştirildi. Toplantının sonucunda ortak bir metin imzalanarak ilgili mercilere sunuldu.

Hakan Sefa Çakır, limon stoklarının yüzde 70’inin küçük üreticilere ait olduğunu vurgularken, bu durumda en fazla zararın da küçük üreticilerden geleceğini belirtti. Çakır, Türk narenciye ihracatçısının pazar kaybı ve yurt dışındaki güvenilirliğini yitirme ihtimaliyle karşı karşıya olduğunu dile getirdi. “Bu yasak üreticileri yok edecek. Bu kararı en kısa sürede iptal etmeliyiz” sözlerini yineledi.

Ortak metinde ise şu ifadeler yer aldı: “Mevcut limon stokunun en az 400-450 bin ton olduğu tahmin edilmektedir. Türkiye’de aylık limon tüketiminin en fazla 20 bin ton civarında olduğu göz önüne alındığında, Eylül 2025 tarihine kadar toplam tüketimin 120 bin tonu aşmayacağı öngörülmektedir. Mevcut stoklar bu tüketimin çok üzerinde yer almaktadır. Depolardaki limonların büyük bir kısmı, yani yüzde 70’i, küçük üreticilere aittir. Türkiye’de limon tüketime dayalı ihracat rakamları hiçbir zaman üretimi aşmamıştır. Özellikle Erdemli ve çevresinde Mersin’deki küçük çiftçiler, bu yasaktan ciddi şekilde etkilenecektir. Zaten girdi maliyetleriyle zorlanan üreticilerin bu gibi kararlarla üretimden vazgeçmeleri ya da iflas etmeleri riski artmaktadır. Daha önceki bir dönemde benzer bir yasak nedeniyle bölgedeki limon üreticileri büyük kayıplara uğramıştı ve sonuç olarak kaybolan milli servet, çürüyen ürünler ile birlikte geri dönülemez hale geldi. Eğer bu yasak kaldırılmazsa, aynı talihsiz durum tekrar yaşanacak, ülkemiz hem önemli pazarlarını kaybedecek hem de döviz kaybı yaşayacaktır. Limon üreticileri, limon bakımı yapamadıkları için üretimi bırakma veya kalitesiz ürün üretme yoluna gideceklerdir. Üretici ve tüccarlar, limon depolamakta isteksiz hale gelecek ve yaz döneminde limon arzında sıkıntılar yaşanacaktır. Küresel limon pazarındaki zorluklar göz önüne alındığında, var olan pazarları kaybetmenin yanı sıra yeniden bu pazarlara girmek büyük riskler doğuracaktır. Yüksek maliyetlerin etkisiyle zor durumda kalan limon ihracatına getirilecek ek bir yasak, sektörü ve özellikle küçük üreticileri ortadan kaldırma noktasına getirecektir. Narenciye sektörü, istihdama dayalı bir yapıdır. Bu alanda çalışanların çoğunluğunu kadınlar, göçmen işçiler ve vasıfsız elemanlar oluşturduğu için sektörün sıkıntı yaşaması, dolayısıyla büyük bir toplumsal sorun yaratacaktır. Tüm bu nedenlerle Ticaret Bakanlığı’nın limon ihracatını geçici olarak durdurma kararının bir an önce geri alınması gerekmektedir.”