Balıkçılar, Müsilaj ve Denizanasıyla Başa Çıkmaya Çalışıyor
Marmara Denizi’nde faaliyet gösteren balıkçılar, denizanası yoğunluğunun yanı sıra yeniden ortaya çıkan müsilaj problemiyle karşı karşıya kalıyor. Bursa’nın Gemlik ve Mudanya ilçelerinin yanı sıra Tekirdağ ve Balıkesir’den denize açılan balıkçılar, müsilajın tekrar ortaya çıkmasıyla büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor.
Marmara’da müsilaj nedeniyle ağlarını çekmekte büyük zorluklar yaşayan balıkçılar, karşılaştıkları durumu çaresizlikle izliyor. Gemlik Su Ürünleri Kooperatifi Başkan Vekili Kadir Aksu, denizanası sayısındaki artışın yanı sıra kıyıların bu canlılarla dolu olduğunu belirterek, “Ekim ve Kasım aylarında denizanası popülasyonunun azalmasını bekliyorduk ama müsilajın yeniden başladığını görmek üzücü” dedi. Aksu, müsilajın ağları kaplayarak balık tutma faaliyetlerini olumsuz etkilediğini ifade etti.
Marmara’da Balıkçılık Krizi Derinleşiyor
Aksu, “Normalde eylül ayında lüfer avlamak için denize açılırız ama artık bu mümkün değil. Geçen yıl müsilaj nedeniyle 8 ay balık tutamadık. Bu yıl da aynı tehlikeyi yaşıyoruz. Balıkçılar, müsilaj ve denizanasıyla başa çıkmakta zorlanıyor” diye ifade etti. Ayrıca, Tekirdağ’dan gelen görüntülerde, müsilaj nedeniyle ağların durumunun çok kötü olduğu da görüldü.
Balıkçılar, bu sorunlar karşısında çeşitli çözüm yollarını ararken, Marmara Denizi’nin kirliliği, arıtılmadan denize akan atıklar ve yeterli bilinç eksikliği gibi faktörlerin, balıkçılığın sona ermesine sebep olduğunu belirtiyor. Aksu, bundan sonra balıkçılık faaliyetlerinin sürdürülebilir olabilmesi için acil önlemler alınması gerektiğinin altını çizdi.
Uzmanlardan Korkutucu Uyarılar
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın yeniden görülmeye başlamasının ciddi bir sorun olduğunu vurguladı. Sarı, “15 Eylül itibarıyla Şarköy kıyıları, Gemlik Körfezi, Bandırma Körfezi ve Çanakkale Boğazı girişinde müsilaj tespit ettik. Bu durum, mevsim normlarına göre çok erken bir gelişme” dedi.
Müsilajın artmasının nedenlerini, deniz suyu sıcaklıklarındaki artış, deniz şartlarındaki durağanlık ve artan kirlilik olarak sıralayan Sarı, bu durumu önlemenin tek yolunun, Marmara Denizi’nde kirlilik yükünü azaltmak olduğuna dikkat çekti. Eğer gerekli tedbirler alınmazsa, müsilajın her yıl tekrar etme ihtimalinin yüksek olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Sarı, çözüm önerileri arasında çalışmayan arıtma tesislerinin faaliyete geçmesi, inşaatı devam eden tesislerin bir an önce tamamlanması ve biyolojik arıtma süreçlerinin hızlandırılması gibi maddeler sıraladı.