Malatya’da 12 Nisan tarihinde meydana gelen sert don olayı, tarımsal üretim açısından ciddi hasarlara yol açtı. Malatya Girişimci İş İnsanları Derneği (MAGİNDER) Başkanı Salih Karademir, bu felaket sonrası kayısı üreticileri için birlik olmaları çağrısında bulundu.
12 Nisan gecesi, sıcaklıkların -15 dereceye kadar düşmesi sonucunda Malatya genelindeki birçok tarım ürününde olduğu gibi kayısıda da büyük zarar meydana geldi. Ziraat Odası Başkanı Yunus Kılınç, yaptığı açıklamada, “Malatya’daki kayısı üretimi bu yıl tamamen yok olmuştur. Bu durum sadece bir ürün kaybı değildir; 70 bin aile ve 550 bin kişi için yaşam kaynağı anlamına gelmektedir” şeklinde konuştu.
Kılınç ayrıca, kayısılardaki zararın 200 milyar TL’ye ulaşabileceğini belirterek, “Bu felaketin etkisi oldukça geniş. Hiç kimse ‘benim ürünüm sağlam’ diyemez. Ceviz, üzüm, elma, arpa ve buğday gibi birçok başka üründe de önemli kayıplar yaşanmıştır. Devletimizin bu durumu doğru bir şekilde değerlendirip gerekli adımları atacağına inanıyoruz” dedi.
DAYANIŞMA ÇAĞRISI YAPILDI
MAGİNDER Başkanı Salih Karademir ve yönetimi, Ziraat Odası’na ve çiftçilere gerçekleştirdikleri ziyaretlerde geçmiş olsun dileklerini iletti. Karademir, Malatya’nın kayısı ile var olduğunu ve bu ürünün kentin ekonomisini destekleyen en önemli unsurlardan biri olduğunu söyleyerek, “Bu felaket hepimiz için yıkıcı oldu. Artık bir araya gelme zamanıdır” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, şehirdeki kavga ve ayrılıkların bir kenara bırakılması gerektiğini vurgulayan Karademir, “6 Şubat’taki depremin ardından gelen bu durum, Malatya için ikinci büyük bir felakettir. Artık ortak bir akılla hareket etmeli ve bir strateji oluşturmalıyız” dedi.
Her iki başkan, Malatya’nın acilen afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğinin altını çizerken, devletin bu süreçteki desteğine dair güven duyduklarını da ilettiler. Kılınç ve Karademir, Malatya Valisi Seddar Yavuz’un bu süreci dikkatli bir şekilde takip ettiğini ve konunun Ankara’ya taşınacağından emin olduklarını ifade ettiler. Malatya’da tarımın, özellikle de kayısının büyük bir öneme sahip olduğu vurgulanarak, kamuoyunun bu süreçte dayanışma içinde hareket etmesinin öneminin altı çizildi.