Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Kuşadası’nın Son Körüklü Çizme Ustası, Mesleğini Yaşatmak İçin Çırak Arıyor

    Kuşadası’nda 64 yaşındaki körüklü çizme ustası Mustafa Karpuzcu, mesleğini sürdürmek için çırak arıyor fakat gençlerin ilgi göstermediğinden şikayet ediyor. Karpuzcu, mesleğin unutulma riski taşıdığını belirtiyor.

    Kuşadası'nda 64 yaşındaki körüklü çizme ustası Mustafa Karpuzcu, mesleğini sürdürmek

    Kuşadası’nda Geleneksel Zanaatın Koruyucusu: Mustafa Karpuzcu

    Aydın’ın Kuşadası ilçesinde 64 yaşındaki körüklü çizme ustası Mustafa Karpuzcu, çıraklık döneminde başladığı bu mesleği, modern zamanın gelişmelerine rağmen devam ettirmeye çabalıyor. Usta, mesleğini aktaracak bir çırak aradığını ifade ederek, “Gençlerin bu zanaata olan ilgisi yok” şeklinde konuştu.

    Küçük Yaşta Mesleğe Adım Attı

    Mustafa Karpuzcu, Kuşadası’nın Bayraklıdede Mahallesi’nde doğup büyüdü ve 6 yaşında, kunduracı olan babasının yanında çalışmaya başladı. Zamanla, körüklü çizemek konusunda yeteneklerini geliştiren Karpuzcu, mesleğinde ilerlemek için Şükrü Bıçakçı ve Necip Şenok’un yanında çıraklık yaptı. Günümüzde Kuşadası’nın son körüklü çizmeleri ustası olarak, 25 metrekarelik atölyesinde mesleğini yaşatmaya devam ediyor. Ayrıca, UNESCO Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Listesi’nde de kendine yer bulmuş bulunuyor.

    El Sanatlarının Değeri

    Körüklü çizemek işinin sabır ve özen gerektirdiğini vurgulayan Karpuzcu, “Kösele ve deri kokusuyla büyüdüm. Körüklü çizmeler tamamen el işçiliğiyle üretiliyor. Üç türü mevcut: Baklava körük, akordeon körük ve boğma körük. Deriyi işlemek için ıslaklığı kullanıyoruz. Kuşadası’nda daha önce bu çizmeleri zenginler giyiyordu, bu sebeple çok fazla üretim yapardım. Şu an sadece özel talepler doğrultusunda aylık 7-8 adet üretiyorum. Ancak bu sanat yavaş yavaş unutulma tehlikesi ile karşı karşıya. Gençlerin geleneksel zanaatlara olan ilgisizliği, beni çırak bulma konusunda zorluyor. Şu anda Aydın’da benimle birlikte yalnızca 7 veya 8 usta kaldı. Böyle devam ederse, bu meslek tarihe karışacak” diyerek endişesini dile getirdi.