Kış Aylarında KOAH Hastaları İçin Ciddi Tehlikeler Söz Konusu

4 Min Read

KOAH’lılar İçin Kış Aylarının Tehlikeleri

Kış mevsiminin, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) yaşayan bireyler için ciddi tehditler oluşturduğunu vurgulayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülhan Çakır, “Soğuk hava ve artan hava kirliliği, KOAH hastalarının akciğer fonksiyonlarını hızla olumsuz etkiliyor. Basit bir soğuk algınlığı bile tehlikeli sonuçlara yol açabilir” açıklamalarında bulundu.

Soğuk Havanın KOAH Üzerindeki Etkileri

VM Medical Park Gebze Hastanesi’nde görev yapan Dr. Gülhan Çakır, KOAH hakkında yaptığı değerlendirmede, kış aylarında yaşanan soğuk ve kirli havanın bu hastalar üzerinde ağır sonuçlar doğurabileceğini belirtti. “Düşük sıcaklıklar, solunum yollarını daraltarak mukus üretimini artırabilir ve bu da nefes darlığı gibi şikayetlerin artmasına neden olur. Ayrıca, kirli hava iltihabı tetikler ve enfeksiyon riskini yükseltir” dedi.

Enfeksiyon Riski ve Soğuk Hava

Soğuk havanın solunum yollarındaki doğal savunmayı zayıflattığını ifade eden Çakır, “Düşük sıcaklıklar, mukus hareketini yavaşlatarak mikropların daha kolay tutunmasına yol açıyor. Soğuk ve kuru hava, mukoza yapısını bozarak, hava yollarını enfeksiyona daha duyarlı hale getiriyor” dedi.

KOAH Alevlenmelerinin Tehlikesi

Uzm. Dr. Çakır, KOAH alevlenmesini hastalığın en kritik dönemlerinden biri olarak tanımlarken, “Nefes darlığı, öksürük ve balgamda artış ile birlikte hızlı bir kötüleşme, KOAH alevlenmesi olarak tanımlanır. Bu durum çoğu kez hızlı müdahale gerektirir ve tedavi değişiklikleri gerektirir. Alevlenmeler, hastalığın seyrini olumsuz etkileyebileceği için son derece tehlikelidir” dedi. KOAH’lı hastaların sıradan bir nezleyi bile ağır geçirebildiklerini belirten Çakır, “Basit bir grip, hava yollarını daraltıp oksijen seviyelerini düşürebilir. Bu durum hızla solunum yetmezliğine ve zatürreye yol açabilir. Kalp üzerindeki yük de artar ve bu tablonun ölümcül olma riski bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

Küçük Belirtilere Dikkat

KOAH’lı bireylerin, küçük değişiklikleri göz ardı etmemeleri gerektiğini belirten Çakır, “Balgamın miktarındaki ve rengindeki değişiklikler, öksürük ve nefes darlığındaki artış, ateş ve titreme gibi belirtiler enfeksiyonun önemli işaretleridir. Semptomlar olağan seyrinden farklılaşırsa mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır” şeklinde konuştu.

Aşıların Önemi

Dr. Çakır, zatürre ve grip aşılarının KOAH hastaları için vazgeçilmez olduğunu hatırlatarak, “Grip ve zatürre KOAH alevlenmelerinin en yaygın ve ölümcül sebeplerindendir. Aşılar, bu enfeksiyonların sıklığını ve ciddiyetini azaltır, hastaneye yatma ve ölüm riskini düşürür. Aşılar KOAH’ın yönetiminde hayati bir role sahiptir” dedi.

Kapalı Alanlarında Hava Kalitesi

Kış aylarında kapalı alanlarda geçirilen sürenin KOAH hastaları için ekstra risk oluşturduğuna dikkat çeken Çakır, “Soba dumanı, yetersiz havalandırma ve kuru hava, bronşlarda iltihaplanmaya neden olur. Bu faktörler, atak riskini artırırken, kalorifer sisteminin kuruttuğu hava öksürük ve enfeksiyonların yayılımını kolaylaştırır” şeklinde uyarıda bulundu.

Evde Hava Kalitesini Artırmak İçin Öneriler

Ev içi hava kalitesinin iyi tutulmasının önemine değinen Çakır, “Günde en az 2-3 kez havalandırma yapılmalı, nem oranı %40-50 seviyelerinde tutulmalıdır. Ayrıca, filtreler düzenli olarak temizlenmeli ve kalabalık ortamlardan kaçınılmalıdır. Eğer hasta dışarı çıkma zorunluluğu varsa, ağzı ve burnu atkı, şal veya maske ile kapatması önemlidir. Burundan nefes almak havayı ısıtmayı kolaylaştırır. Soğuk hava ve rüzgardan korunmak için kış koşullarına uygun bir geçiş yapılmalıdır” önerisinde bulundu.

Soğuk Hava ve Nefes Sorunları

Dr. Gülhan Çakır, soğuk ve kuru havanın akciğerlerde yanan bir hissiyat oluşturabileceğini belirterek, “KOAH hastalarının hassas olan hava yolları, soğuk ile daha da daralabilir. Bu durum ciddi nefes darlığına ve solunum atağına neden olabilir” dedi.

KOAH Tamamen İyileşir mi?

Son olarak, KOAH’ın geri dönüşü olmayan bir hastalık olduğunu hatırlatan Çakır, “KOAH tamamen tedavi edilemez, fakat uygun tedavi ile kontrol altına alınabilir. Tedavi ile semptomlar hafifler, ataklar azalır ve hastalığın ilerleyişi yavaşlatılabilir” şeklinde sözlerini tamamladı.

Share This Article
Leave a review

Leave a Review

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir