Adalet Terazisinin Önemi Vurgulandı
Anayasa Mahkemesi’nin Başkanı Kadir Özkaya, “Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyaya göre en hassas olanıdır. Vicdanın derinliklerinde konumlandırılmış ve hakikatin nefesiyle ayakta duran manevi bir terzidir. Bu teraziyi doğru tutmak yalnızca kanun bilgisiyle mümkün olmaz; vicdan hassasiyeti ve ahlaki değerler gereklidir” dedi.
Eğitim Programı Gerçekleştirildi
Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Türkiye Adalet Akademisi iş birliğiyle düzenlenen eğitim programları çerçevesinde, “Mülkiyet ve Adil Yargılanma Hakkı Kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi Uygulamalarında Güncel Meseleler” başlıklı bir etkinlik yapıldı. Yüce katılımcılar arasında Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, Türkiye Adalet Akademisi Başkanı Bekir Altun, İstanbul Valisi Davut Gül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye Hakimi Prof. Dr. Saadet Yüksel ve Avrupa Konseyi Ankara Program Ofisi Başkanı William Massolin yer aldı.
Bireysel Başvurunun Önemi Vurgulandı
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Başkan Özkaya, “Türkiye, 1954 yılında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olmuş ve bireysel başvuru hakkını 1987’de kabul etmiştir. 2004 yılında ise bu anlaşmalara anayasal üstünlük sağlayan düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Bireysel başvuru mekanizması, 2012 yılından bu yana önemli bir rol oynayarak, vatandaşların haklarını koruma noktasında kritik bir işlev üstlenmiştir. Anayasa Mahkemesi, bu mekanizma sayesinde hukuk sisteminin güçlenmesine katkı sağlamaktadır” ifadelerini kullandı.
Özkaya, “Şu anda Anayasa Mahkemesi’ne yaklaşık 700 bin bireysel başvuru yapılmıştır. Bu başvurular sonucunda çok sayıda hak ihlali tespit edilerek giderildi ve anayasal prensiplerin daha işlevsel hale gelmesinde etkili olundu. 23 Eylül 2012 tarihinden itibaren makul sürede yargılanma hakkı dahil toplam 81 bin 481 ihlal kararı verilmiştir” açıklamasında bulundu.
Hakimlik ve Savcılığın Temel İlkeleri
Konuşmasına devam eden Kadir Özkaya, hakimlik ve savcılık mesleğinin evrensel prensiplerine değinerek, “Adalet terazisi, hakim ve savcıların elindedir. Bu terazi, dünyada en hassas olandır. Bunun, vicdanın derinliklerinde kurulmuş manevi bir terazi olduğuna inanıyorum. Vicdan sahibi olmak, adaletin sağlanmasında büyük bir öneme sahiptir. Vicdan yanlış yönlendirmez, daima doğrunun yanındadır” dedi.
Uluslararası Barışa Yönelik Tehditler
Konuşmasının sonunda Gazze’deki mevcut duruma değinen Özkaya, “Son dönemlerde başta Gazze olmak üzere pek çok bölgede yaşanan olaylar, uluslararası sistemde insan haklarının yerini kaba kuvvetin almaya başladığını göstermektedir. Ekonomik krizler ve gelir adaletsizliğinden kaynaklanan göç hareketleri, dünya çapında barış ve düzeni tehdit eder hale gelmiştir. Bu gibi durumlar, yalnızca yaşanan bölgelerle sınırlı kalmayıp, uluslararası ilişkilere ve gelecek nesillere de olumsuz etkiler yaratacaktır. Bu nedenle insanlık, yaşananlara karşı ortak bir vicdan ile hareket etmelidir” şeklinde konuştu.
