Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, ilde mart ayında meydana gelen kar yağışlarının yerel zararları beraberinde getirdiğini ifade etti. Soydan, “Kısa bir süre içinde tekrar soğuk hava ve kar yağışları bekleniyor. Eğer mevcut havada olası kar yağışı eksi derecelere düşerse, bu kaçınılmaz olarak zarara yol açabilir. Şu an fındık ağaçları tamamen yapraklarını açtı ve çotanaklar da görünmeye başladı. Bu nedenle önümüzdeki dönem oldukça kritik” şeklinde konuştu.
Ordu’da şubat ve mart aylarında yaşanan yoğun kar yağışı, yaşamı olumsuz bir şekilde etkiledi. Fındık tarlaları bu süre zarfında kar altında kaldı. Şubat ayındaki kar yağışı fındık için bir tehlike arz etmezken, mart ayının 20’sinde düşen kar yağışının ardından yapılan incelemelerde çeşitli noktalarda yerel zararların tespit edildiği kaydedildi.
Soydan, şubat ayında yağan karın fındık üzerinde bir tehdit oluşturmadığını, ancak martta meydana gelen kar yağışının yerel zararların oluşmasına yol açtığını belirtti. 20 Mart’ta kar yağışı sırasında ağaçların tomurcuğu sahil seviyesinden bin metre yukarıya kadar açılmıştı. Soğuk hava sıcaklıklarının çok düşmemesi nedeniyle genel bir zarar oluşmamakla birlikte, batı rüzgarlarının etkilediği yüksek alanlarda ve dere kenarlarında yerel zararlar gözlemlendi. Yerel zararların bazı bölgelerde yüzde 80-90, orta kesimlerde ise yüzde 20-30 oranlarına kadar çıktığına dair bilgiler alındığını söyledi.
Soydan, meteorolojik yorumlara dayanarak bölgenin yüksek bölgelerinde tekrar kar yağışının beklenmekte olduğunu belirtti ve bu süreçte tehlikelerin devam edebileceği uyarısında bulundu. “Genel bir zarar durumu yok ama gelecekte beklenen soğuk hava ve kar yağışı, eksi derecelerde gerçekleşirse zarar verme ihtimali mevcut. Fındık artık tam anlamıyla yaprak açtı ve çotanaklar meydana çıkmaya başladı, bu nedenle ilerleyen dönem son derece önem taşıyor” dedi.
Fındığın, ülke ve yerel ekonomi açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Soydan, üreticilerin yıl boyunca fındıklara bakım yaparak önemli maliyetler üstlendiğini ve zarar oluşmamasını umduklarını dile getirdi. Ayrıca, önümüzdeki dönem için sadece zirai don değil, dolu, fırtına, kuraklık ve heyelan gibi doğal afet risklerinin de sürmekte olduğunu sözlerine ekledi.