Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Eskişehirli Uzman, İsrail’in Sumud Filosu’na Müdahalesini Uluslararası Hukuk Perspektifinden Ele Aldı

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Figen Tabanlı, Sumud Filosu’nun İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı kırma çabasını uluslararası hukuk açısından değerlendirdi. Tabanlı, İsrail’in bu müdahalesinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve BM Güvenlik Konseyi’nin kolektif kuvvet kullanımı kararı almasının önemli bir adım olabileceğini belirtti.

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi'nden Dr. Öğr. Üyesi Figen Tabanlı, Sumud Filosu'nun

    **Uluslararası Hukuk Açısından Sumud Filosu’nun Değerlendirilmesi**

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) hukuk alanında önemli bir tartışmaya ev sahipliği yaptı. Dr. Öğr. Üyesi Figen Tabanlı, “Uluslararası nitelikte etkili ama uygulaması zor bir yöntem söz konusu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üzerinden kolektif bir güç kullanma kararı verilmesi, dikkat çekici bir adım olabilir” ifadelerini kullandı.

    **Sumud Filosu’nun Amaçları ve Uluslararası Hukuk Çerçevesi**

    ESOGÜ’nün ‘ESOGÜ Gündem’ isimli video programında, bu hafta Sumud Filosu üzerinde duruldu. Dr. Tabanlı, İsrail’in Sumud Filosu üzerindeki müdahalesinin, uluslararası hukuk açısından çok önemli boyutları olduğunu vurguladı. Gemi filosunun amacı, yıllardır süren Gazze ablukasını kırmak ve buraya insani yardım ulaştırmaktır. Tabanlı, söz konusu müdahalenin Uluslararası Deniz Hukuku ve Uluslararası İnsan Hakları bağlamında ciddi ihlaller içerdiğini ifade etti.

    **İsrail’in Açık Sulardaki Müdahalesi Uluslararası Hukuka Aykırıdır**

    1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne atıfta bulunan Tabanlı, uluslararası sularda tüm devletlerin seyir hakkına sahip olduğunu belirtti. Hiçbir ülkenin, bayrak devleti dışında, başka bir ülkenin gemisine el koyma yetkisi bulunmadığını vurguladı. Dr. Tabanlı, “Sivil bir hareket olan Sumud Filosu’na yapılan İsrail müdahalesi uluslararası hukukun ihlalidir. Diğer ülkelerin zararsız geçiş hakkı, kıyı devletlerinin güvenliğine aykırı olmadığı sürece geçerlidir. İsrail’in bu noktada bir kıyı devleti gibi bir yetkisi yoktur” diyerek durumu açıkladı.

    **İnsani Yardımın Engel Olunmaması Gerekliliği**

    Tabanlı, uluslararası insancıl hukukta orantılılık ilkesinin önemine vurgu yaparak, İsrail’in sivil ve asker gözetmeksizin gerçekleştirdiği saldırıların uluslararası hukuk açısından kabul edilemez olduğunu belirtti. “Bu tür ihlaller, yalnızca Deniz Hukuku değil, aynı zamanda Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve 1949 Cenevre Sözleşmeleri çerçevesinde de sorun teşkil ediyor. BM, İsrail’in müdahalelerini sürekli izlemekte ve bu durumun sona ermesi için birçok karar almıştır. Güvenlik Konseyi, insani yardımların engellenmemesi ve ablukanın kaldırılması gerektiğini belirtmektedir” dedi.

    **Uluslararası Toplum için Çözüm Önerileri**

    Dr. Öğr. Üyesi Tabanlı, uluslararası topluma yönelik zor ama etkili bir çözüm önerisi sundu. “İsrail’in eylemleri, meşru müdafaa çerçevesine sokulamaz. Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 7. bölümü çerçevesinde Güvenlik Konseyi’nin gerçekleştirilecek kolektif kuvvet kullanma kararı, önemli bir ilerleme kaydedilmesine yardımcı olabilir” diyerek sözlerini sonlandırdı. Ayrıca, Sumud Filosu’nun arkasında daha fazla yardım filolarının ve benzeri girişimlerin geldiğini belirtirken, insani yardımların sürmesi temennisinde bulundu.