Nöbetçi Eczaneler
11 Nisan tarihinde kutlanan Dünya Parkinson Günü dolayısıyla, Uzm. Dr. Selda Özşahin, Parkinson hastalığının nedenleri ve dikkat edilmesi gereken unsurlar hakkında önemli bilgiler sundu. Dr. Özşahin, hastalığın tanısında erken müdahalenin, semptomların yönetimi ve ilerlemenin yavaşlatılması açısından kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti.
Parkinson, Alzheimer’dan sonra nörodejeneratif hastalıklar arasında en yaygın görülen ikinci hastalık olarak dikkat çekmektedir. Küresel sağlık araştırmaları, 55 yaş ve üzeri bireylerde hastalığın görülme oranının yaklaşık yüzde 1 olduğunu, 80 yaş ve üzeri kişilerde ise bu oranın yüzde 3-4 civarına çıktığını göstermektedir. Medicana Çamlıca Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Selda Özşahin, hastalığın genellikle 50-60 yaşları arasında ortaya çıktığını söyledi. Dr. Özşahin, “Parkinson, beyindeki dopamin üreten hücrelerin kaybıyla gelişir. Bu hücrelerin yaklaşık yüzde 60-70’inin kaybedilmesiyle belirtiler ortaya çıkmaktadır. Bunun sonucunda hastalık yavaş ve gizli bir şekilde ilerlemektedir” ifadelerini kullandı.
Belirtiler genellikle vücudun bir tarafında başlar.
Uzm. Dr. Selda Özşahin, Parkinson hastalığının bradikinezi, kas sertliği, titreme ve denge kaybı gibi belirtilerle kendini gösterdiğini belirtti ve “Bu semptomlar mutlaka aynı anda ortaya çıkmayabilir ancak hareketlerde yavaşlama belirtiler arasında olmalıdır. Hastalık çoğunlukla vücudun bir yarısında başlar. İlk işaretler, bir elde titreme, hareketlerde yavaşlama, ince motor becerilerde zorluk, yürürken tutukluk ve vücudun öne eğilmesi gibi durumlarla kendini gösterir. Zamanla bu belirtiler diğer tarafa da yayılabilir” şeklinde konuştu.
Hastalığın günlük yaşamdaki etkileri de dikkat çekici.
Uzm. Dr. Selda Özşahin, “Hastalığın ilerlemesiyle birlikte hasta bireyler yazılarının küçüldüğünü, düğme iliklemek gibi görevleri yerine getirmekte zorlandıklarını ve yatakta dönmekte ya da kalkmakta güçlük çektiklerini belirtmektedir. Ayrıca, ayak sürüyerek yürüme ve harekete başlama konusunda zorluk gibi belirtiler de sıklıkla görülebilmektedir. Omuz, sırt ve kol ağrıları hastalığın başlangıcında meydana gelebilir ve bu durum teşhisi geciktirebilir” dedi.
Kabızlık ve uyku bozuklukları erken dönem semptomları arasında yer alabilir.
“REM uykusu davranış bozukluğu (rüya döneminde sıçrama, bağırma, konuşma), koku kaybı (anosmi) ve kabızlık gibi belirtiler Parkinson hastalığının motor bulgularından önce ortaya çıkabilir” diyen Dr. Özşahin, ayrıca zihinsel işlev bozukluklarının da sık görüldüğünü ve hastalığın seyrinin ilerlemesiyle demans riskinin arttığını vurguladı. Uzm. Dr. Selda Özşahin, Parkinson hastalığında erken tanı ve tedavinin kritik önem taşıdığını belirterek, “Orta yaş ve üzerindeki bireylerde bu tür belirtiler görüldüğünde bir nöroloji uzmanına başvurulması önem arz etmektedir. Erken teşhis, hastalığın seyrini yavaşlatabilir ve hastanın yaşam kalitesini artırabilir” dedi.