Bursa’da Veteriner Fakültesinden Şap Hastalığı Uyarısı: Yeni Varyantlara Dikkat!

Şap Hastalığı ve Yeni Varyant Tehlikesi

Bursa Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Sezgin Şentürk, şap hastalığını tetikleyen virüsün olağan viral etkenlerden oldukça farklı yapıda olduğunu vurguladı. Virüsün son derece hızlı bir şekilde kendini güncelleyebilme yeteneğine sahip olduğunu belirten Şentürk, “Eğer aşılar zamanında ve uygun serotipler ile uygulanmış olmasına rağmen hastalık meydana geliyorsa, yeni varyantlarla karşılaşmış olabileceğimiz ihtimali oldukça yüksek,” dedi.

Aktif Serotiplar Hakkında Bilgiler

Şentürk, Türkiye’deki şap hastalığının Afrika kökenli Sat-1 ve Sat-2 serotiplerinden kaynaklandığını belirtirken, şu anda aktif olan serotipin Sat-1 olduğunu ifade etti. Şap hastalığının toplamda 7 farklı serotipi olduğunu da dile getiren Şentürk, Türkiye’nin yıllar boyunca diğer serotiplerin oluşturduğu hastalıklarla mücadele ettiğini aktardı.

Hayvanlarda Hastalık Etkisi

Afrika kökenli serotiplerin Türkiye’ye ilk girişinin hastalığın etkisini artırdığını kaydeden Şentürk, hayvanların daha önce bu tiplerle karşılaşmadığını, dolayısıyla hastalığın çok şiddetli bir seyir izlediğini açıkladı. Kuzu ve buzağı gibi genç hayvanlarda kalp kasında hasar meydana gelerek ani ölüm olaylarının yaşandığını vurguladı.

Hayvanlarda ağız, ayak ve memelerde görülen lezyonların beraberinde ciddi verim kayıplarının ortaya çıktığını belirten Şentürk, tırnaklarda oluşan hasarların da kalıcı topallıklara ve zorunlu kesimlere yol açtığını ifade etti.

Aşılama Süreci Üzerine Tartışmalar

Son günlerde şap hastalığıyla ilgili aşı tartışmalarının öne çıktığını belirten Şentürk, “Aşı yapıldı, hayvan öldü” ya da “Aşının ardından tekrar hastalandı” gibi iddiaların gerçeği yansıtmadığını dile getirdi. Aşılama sırasında hayvanların virüs kapmış olabileceğini fakat klinik belirtilerin ortaya çıkmasının aşıya bağlı olmadığını kaydetti. Aşının hastalıklardan korunmada büyük önem taşıdığını söyleyen Şentürk, ilk doz aşı sonrası 10 gün içerisinde kısmi koruma sağlandığını hatırlattı.

Alt Varyant Konusundaki Endişeler

Prof. Dr. Şentürk, üreticilerden gelen “Hayvanı aşıladık, uygun zaman aralığıyla yaptık ama yine hastalıkla karşı karşıya kaldık” şikayetlerine değinerek, bu durumun altında yatan nedenlerden birinin yeni alt varyantlar olabileceğini ifade etti. Ayrıca, hayvanlarda mevcut bağışıklık sistemi sorunlarının beklenen korumayı sağlayamayabileceğini ekledi. Virüsün kendini sürekli yenileyen bir yapıya sahip olduğunu hatırlatan Şentürk, ülkeye gelen yeni enfeksiyon virüslerine karşı daha etkin bir mücadele yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Sektördeki tüm paydaşların bu konuda üzerlerine düşeni yapmaları gerektiğini; hayvan hareketlerinden salgının kontrolüne kadar kapsamlı çalışmaların önemine dikkat çekti.