İdo, Babasının Böbreğiyle Hayata Döndü
Bursa Şehir Hastanesi’nde doğuştan gelen genetik bir hastalığa sahip olan 9 yaşındaki İdo, üç yıl süren diyaliz tedavisinin ardından babasının böbrek nakliyle yeni bir hayata başladı.
Operasyonun Detayları
Sağlık Bakanlığı’nın desteklediği organ nakil çalışmaları çerçevesinde, Bursa Şehir Hastanesi’nde canlıdan canlıya pediatrik organ nakli gerçekleştirildi. Genetik hastalık olan Jeune Sendromu ile doğan Suriye vatandaşlığına sahip İdo Alabdul Ghafour, hastalığı nedeniyle uzun süredir tedavi görüyordu. Doktorlar, İdo için acil böbrek nakli gerektiğini belirttikleri sırada, uygun donör bulunamadı. Bu sürecin ardından 32 yaşındaki babası Abdullah A. Ghafour, oğluna hayat verme kararı alarak böbreğini bağışladı. Operasyon, Bursa Şehir Hastanesi’nde başarıyla gerçekleşti ve 1 haftalık tedavi sürecinin ardından İdo sağlığına kavuşarak hastaneden taburcu edildi.
Uzmanlardan Açıklamalar
İdo’ya yapılan operasyon ile ilgili bilgiler veren Çocuk Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Erdoğan, “Hastamız doğuştan genetik bir hastalık taşıyor. Üç yıl boyunca diyaliz tedavisine devam etti. Yaklaşık iki yıl hemodiyaliz sonrası, son bir yıldır periton diyalizi almak zorundaydı. Bu zorlu süreçte, hastanın başka bir kardeşinin de aynı hastalıktan muzdarip olduğunu üzülerek belirtmeliyim. Uzun bir zamandır organ nakli için planlar yapıyorduk, ancak babası bu sürede gönüllü oldu ve böbreğini bağışladı. Şu anda hastamız iyi durumda,” ifadelerini kullandı.
Organ Bağışı Konusunda Farkındalık Gerek
Prof. Dr. Erdoğan, “İdo gibi şanslı olamayan pek çok çocuk hastamız var. Bunlardan birçoğunun organ bağışçısı yok. Bu nedenle, kadavradan organ bağışı konusunda toplumsal farkındalığın artırılması büyük önem taşıyor. Bu bağış sayesinde, böbrekler heba olmak yerine ihtiyaç duyan hastalara ulaştırılabilir. Hem hasta olanlar hem de tedavi süreci oldukça maliyetli olduğundan, bu durum ülkemize de katkı sağlar,” dedi.
Uzmanlardan Teşekkürler
Nakil sürecinde görev yapan Böbrek Nakli Birim Sorumlusu Üroloji Uzmanı Op. Dr. Serdar Geylan ise, “İki gün önce hastanın babasını taburcu etmiştik. Bugün de İdo’yu taburcu edeceğiz. Bu tür işlemler ekip çalışması gerektiriyor ve pediatrik nakil oldukça zahmetli bir süreç. Büyük emek harcayan tüm ekibe teşekkür ederim,” diye belirtti.
İdo’nun hikayesi, organ bağışının ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
