Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Zaharova’dan Paşinyan’a Yanıt: KGB’nin Kuruluşu Ermeni Soykırımından 40 Yıl Sonra Gerçekleşti

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın KGB’nin etkisinden bahsetmesine yanıt vererek, KGB’nin 1954’te kurulduğunu hatırlattı ve Ermeni soykırımının bunun öncesinde gerçekleştiğini vurguladı.

Bu haberin fotoğrafı yok

Zaharova’dan Paşinyan’a Cevap

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın “KGB ajanlarının oluşturduğu düşünme biçiminden kurtulmalıyız” şeklindeki açıklamasına sert bir yanıt verdi. Zaharova, bu açıklamanın tarihsel bağlamını ele alarak, “KGB 1954 yılında kuruldu. Ermeni soykırımı ise 1915 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde gerçekleşti, dolayısıyla KGB’nin kurulmasından yaklaşık 40 yıl öncesine dayanıyor” ifadelerini kullandı.

Paşinyan’ın KGB Vurgusu

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 11 gün önce parlamentoda yaptığı konuşmada, Ermenistan’ın Türkiye ve Azerbaycan ile olan ilişkilerine değinerek, Ermeni halkının tutumlarının geçmişteki KGB etkisi altında şekillendiğini belirtti. Paşinyan, “Bizim en büyük sorunumuz, tek bir pencereden dünyaya bakmamız ve bu pencerede şeffaflık sıkıntısı yaşamamızdır” dedi. Ayrıca, iki ülke arasında karşılıklı güvenin tesis edilememesi konusuna da dikkat çekerek, “Tarihten ders almadığımızı düşünenler var. Biz barış istiyoruz ancak bu karşılıklı güvene bağlı” şeklinde konuştu.

Tarihsel Arka Plana Dikkat Çekti

Paşinyan, KGB’nin düşünce kalıplarının etkisinden kurtulmanın önemini vurgulayarak, Ermenistan’ın tarihinden ve bağımsızlık mücadelesinden ilham aldığını dile getirdi. “Vatanseverlik adına referans verdiğimiz figürlerin, geçmişe dayandığını unutmamalıyız. Brejnev ve Stalin gibi liderlerin etkisi devam ediyor” ifadelerini kullandı.

Bu diyalog, Ermenistan ile Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ilişkilerin ne denli karmaşık olduğunu ve tarihsel yaraların henüz tam anlamıyla sarılmadığını gözler önüne seriyor.