Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Yüksek Mühendis Okan Hocaoğlu’ndan Deprem Uyarısı: “Bina Güvenliği Hayati Öneme Sahip”

Yüksek İnşaat ve Makine Mühendisi Okan Hocaoğlu, Sındırgı’daki depremin ardından yapı güvenliğine dikkat çekerek, binalardaki hasarların tespit edilmesini ve kentsel dönüşümün zorunlu hale geldiğini vurguladı. Kontrollerin can güvenliği açısından hayati öneme sahip olduğunu ifade etti.

Yüksek İnşaat ve Makine Mühendisi Okan Hocaoğlu, Sındırgı'daki depremin ardından

Deprem Tehlikesi Sürüyor: Yapı Güvenliği Kritik Öneme Sahip

Yüksek İnşaat ve Makine Mühendisi Okan Hocaoğlu, son depremler sonrasında dikkat edilmesi gereken önemli bir noktaya değindi. Hocaoğlu, “Deprem sona erdi sanılmasın. Eğer yapınız güvenli değilse tehlikeler devam ediyor” ifadelerini kullandı.

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin ardından, akşam saatlerinde aynı bölgeyi etkileyen 4,8 büyüklüğünde bir artçı sarsıntı oldu. Bu olay, İstanbul ve çevre illerde de hissedildi ve Türkiye’de yapı güvenliğinin önemini bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Depremin getirdiği tehditlerle ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Okan Hocaoğlu, vatandaşları uyararak, “Artçı sarsıntılar devam ederken yapının taşıyıcı sisteminin sağlamlığına dikkat edilmelidir” şeklinde konuştu.

Çatlaklar Ciddi Bir Uyarı Niteliği Taşır

Özellikle Balıkesir’deki vatandaşlara seslenen Hocaoğlu, binaların taşıyıcı sistemlerinde gözle görülür çatlaklar varsa veya şiddetli bir sarsıntı hissedilmişse, mutlaka yetkililere başvurmaları gerektiğini belirtti. “Kolon, kiriş ya da perde duvarlarında oluşan en küçük çatlak, bir uyarı niteliği taşır” diyen mühendis, bu tür kontrollerin hayati önem taşıdığını vurguladı.

Yapı Stoğu Yenileme Zamanı

Bina güvenliğinin sadece depremler sonrasında değil, her zaman dikkate alınması gereken bir konu olduğuna dikkat çeken Hocaoğlu, “Bina sakinleri, yaşadıkları yapıların inşa tarihlerini, malzeme kalitesini ve projeye uygunluğunu bilmelidir. Ayrıca zeminin sıvılaşma riski araştırılmalı ve gerekiyorsa mühendislik desteği alınmalıdır” şeklinde bilgi verdi. Yapı stoğunun kalite artırımı, gelecekte karşılaşılabilecek olumsuzlukların önüne geçmek için etkili bir yol olarak öne çıkıyor.

Kentsel Dönüşüm Kaçınılmaz Bir Gereklilik

Riskli inşaatlarda yaşayanlara da hitap eden Hocaoğlu, “Kentsel dönüşüm bir tercih değil, bir zorunluluktur. Eğer bina riskli yapı kategorisine giriyorsa, kentsel dönüşüm seçenekleri değerlendirilmelidir” dedi. Bu durumun sadece Balıkesir için değil, İstanbul, İzmir, Bursa gibi deprem riski taşıyan diğer şehirler için de geçerli olduğunu vurguladı. Eski ve hasarlı binaların yenilenmesinin can güvenliği açısından hayati bir konu olduğunu belirtti.

Yapısal Hasar Tespiti Öncelikli Olmalı

Okan Hocaoğlu, açıklamalarını şu ifadelerle tamamladı: “En küçük bir şüphe durumunda bile vatandaşlarımız, yetkili kurumlardan hasar tespit hizmeti almalıdır. Yapısal hasar belirtilerinin tespiti, şu an en öncelikli konudur. Unutulmamalıdır ki, deprem değil, ihmalkârlık can alır.”