Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Yozgat’ta 50 Yıldır Aile Geleneği Olarak İşletilen Taş Değirmen, Ahmet Şahbaz ile 3. Kuşağa Geçti

    Yozgat’ta Ahmet Şahbaz, dedesi Halit Şahbaz tarafından kurulan ve 50 yıldır hizmet veren taş değirmeni işletiyor. Üçüncü kuşak olarak devam ettirdiği meslek, yerel halk ve ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Ahmet Şahbaz, dedesi anısına bu geleneği sürdürdüklerini belirtirken, bulgura olan talebin azaldığını vurguladı.

    Yozgat'ta Ahmet Şahbaz, dedesi Halit Şahbaz tarafından kurulan ve 50

    Yozgat’ta Yarım Asırlık Değirmen İşletiliyor

    Yozgat’ın Çekerek ilçesinde, Ahmet Şahbaz isimli bir girişimci, dedesi Halit Şahbaz tarafından 1975 yılında kurulan geleneksel taş değirmeni devralarak üçüncü kuşak işletmeci olmanın gururunu yaşıyor. Aile geleneği olarak kuşaklar boyu süregelen bu iş, hem yerel halkın hem de bölgeyi ziyaret eden misafirlerin yoğun ilgisini çekiyor.

    Taş Değirmen Geleneği Sürüyor

    Ahmet Şahbaz, babası Recep Şahbaz’dan devraldığı yarım asırlık değirmeninde bulgur öğütme işlemini sürdürüyor. Taş değirmen olmasının avantajıyla ilçe halkı tarafından tercih edilen bu işletme, aynı zamanda yerli ve yabancı ziyaretçilerin de dikkatini çekiyor.

    “Biz üç nesildir bu değirmeni işletiyoruz.” diyen Şahbaz, dedesi Halit Şahbaz’ın bölgedeki bulgur ihtiyacını karşılamak amacıyla bu işi kurduğunu belirtti. “Bu tür bulgur değirmenleri için seten terimini kullanıyoruz. Eski nesil bu kültürü biliyor, ancak yeni kuşak pek tanımıyor. Dedemin zamanında bu kadar talep yoktu. Çok fazla müşteri vardı. Şu anki gençler bu geleneği bilmiyor.” ifadelerini kullandı.

    Dedelerinin Anısına Saygı Gösteriyorlar

    Ahmet Şahbaz, işlerinin buğday ve elektrik fiyatlarına bağlı olduğunu vurgulayarak, “Setenin fiyatı 300-500 lira arasında değişiyor. Seten literatürü, 20 çinikte bir çinik aldığımız anlamına geliyor. Bir çinik yaklaşık 8 kilo geliyor. Dedemin hatırasını yaşatmak adına bu işletmeyi sürdürüyoruz. Son kalan müşterilerimizi memnun etmek için de var gücümüzle çalışıyoruz. Burada yaklaşık 50 yıldır hizmet veriyoruz.” dedi.

    Bu değirmenin daimi müşterilerinden olan Osman Öztürk ise, “Anadolu’da bulgur bizim olmazsa olmazımız. Ecdatlarımızdan nasıl gördüysek o şekilde bu geleneği devam ettirmeye çalışıyoruz. Çok eski olmasına rağmen buradan en iyi şekilde faydalandığımızı düşünüyorum. Ailemin ihtiyacını buradan karşılıyoruz.” şeklinde düşüncelerini ifade etti.