Klinik Psikolog Aybige Üstüner, yapay zekanın insanların duygusal ihtiyaçları üzerindeki etkisinin giderek arttığını vurguladı. Üstüner, yapay zeka tabanlı sohbet botları, terapi uygulamaları ve duygu izleme platformlarının yalnızlık hissini azaltmasında faydalı olabileceğini ancak aynı zamanda sahte bağlanma hisleri ve gizlilik ihlalleri gibi riskler barındırabileceğini açıkladı.
Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görev yapan Üstüner, yapay zekanın son yıllarda yalnızca bir araç olmanın ötesine geçerek, pek çok insanın duygusal ihtiyaçlarına yanıt veren bir destek unsuru haline geldiğini ifade etti. Gençler arasında duygusal destek ve paylaşım için yapay zeka sohbet botlarına yönelik ilginin artmakta olduğuna dikkat çeken Üstüner, ekonomik belirsizlikler, yalnızlık ve gelecek kaygılarının yaygınlaştığı bu dönemde insanların yargılanmadan kendilerini ifade edebilecekleri alanlar aradığını dile getirdi.
Üstüner, duygusal boşluğun, bireylerin sevgi, kabul ve aidiyet açlıklarının karşılanmaması durumlarında ortaya çıktığını belirtirken, bu tür eksikliklerin yalnızlık, depresyon, kaygı ve öz değer sorunları gibi psikolojik sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Sosyal ilişkiler, destek grupları ve terapi gibi yollarla bu boşluğun doldurulmaya çalışıldığını kaydeden Üstüner, yapay zeka destekli platformların 7/24 hizmet vererek yalnızlık hissini azaltabileceğini vurguladı. Özellikle çekingen bireylerin yüz yüze destek arayışında yaşadıkları zorlukları aşmalarında bu uygulamaların anonimlik ve erişilebilirlik sunan avantajlar sağladığına dikkat çekti.
Ancak, yapay zekanın sağladığı bu desteğin bazı riskler taşıdığını da aktaran Üstüner, söz konusu sistemlerin oluşturduğu olumsuzlukları sıraladı. Duygusal bağlanmanın sahte bir şekilde oluşabileceğine ve bu durumun gerçek sosyal ilişkilerin zayıflamasına yol açabileceğine değinen Üstüner, yapay zeka temelli sistemlerin gerçek empati sağlayamadığını, böylece bireylerin duygularının yüzeysel bir anlayış ile karşılandığını belirtti. Duygusal boşluğun en sağlıklı şekilde doldurulması için anlamlı insan ilişkileri ve topluluk desteğinin önemine vurgu yapan Üstüner, yapay zeka uygulamalarında duygusal paylaşımların verilere dönüştürülmesinin de gizlilik ihlalleri riskini beraberinde getirebileceğini sözlerine ekledi.