Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Ünlü İsimler Uyuşturucu Soruşturması Kapsamında Adli Tıp Kurumu’na Gönderildi

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında Dilan Polat, Engin Polat, İrem Derici ve Birce Akalay’ın da bulunduğu ünlülere yönelik ‘uyuşturucu kullanmak’ suçundan soruşturma başlattı. İfade işlemleri tamamlanan ünlüler, kan testleri için Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Gözaltı yok, serbest bırakılacaklar.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında Dilan Polat, Engin Polat, İrem Derici

    İstanbul’da Uyuşturucu Soruşturması: Ünlüler İfade Verdi

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı’ gerekçesiyle hakkında işlem başlatılan ünlü isimler, ifadelerine İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’nda dikkat çekici bir süreçten geçti. Dilan Polat, Engin Polat, İrem Derici, Birce Akalay, Özge Özpirinçci, Mert Yazıcıoğlu ve Meriç Aral gibi isimlerin de aralarında bulunduğu şüphelilerin ifade işlemleri sonlandı.

    Şüphelilere, jandarma ekipleri eşliğinde güvenli bir ortamda işlem gerçekleştirildi. İfade sonrası, ünlü isimler Sağlık Bakanlığı’nın adli tıp işlemleri için Bahçelievler’deki Kurum’a sevk edildi.

    İfade İşlemleri Sonrası Adli Tıp’a Sevk

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmada İrem Derici, Kubilay Aka, Kaan Yıldırım, Hadise Açıkgöz, Berrak Tüzünataç, Duygu Özaslan, Demet Evgar, Meriç Aral, Özge Özpirinçci, Mert Yazıcıoğlu, Feyza Altun, Derin Talu, Deren Talu, Ziynet Sali, Birce Akalay, Dilan Polat, Engin Polat, Metin Akdülger ve Ceren Moray gibi isimler yer almakta. İfade işlemleri sonrasında şüphelilere yönelik bir gözaltı süreci başlatılmadığı öğrenildi, işlem sonrası serbest bırakılacakları belirtildi.

    Bu gelişmeler, ünlü isimlerin yasal süreçleriyle birlikte medya gündeminde geniş yankı buldu. Uzmanlar, soruşturmaların kamuoyuna yansıyan yüzü ile suçluluğun ispatı arasında önemli bir fark olduğunu vurguluyor.