Türkiye, Şap Hastalığına Karşı Kendi Aşını Üretiyor
Şap Enstitüsü, SAT-1 tipi şap hastalığına karşı 15 milyon doz aşıyı kullanıma sundu. Tamamen yerli kaynaklarla üretilen bu aşı, Türkiye’nin uluslararası sağlık ihtiyaçlarını karşılama kapasitesini de artırmış oldu.
Şap Enstitüsü’nden Kritik Açıklamalar
Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesindeki Şap Enstitüsü, Afrika kökenli SAT-1 şap hastalığına karşı aşı üretimine devam ediyor. Özellikle birçok ilde hayvan pazarlarının kapanmasına neden olan bu salgın, üretilen aşıların yaygın kullanımıyla kontrol altına alınmaya başladı. Sanal ortamda İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan Şap Enstitüsü Müdürü Ertan Ağtürk, aşılama süreçleri ve ihracat planları ile ilgili önemli bilgilere yer verdi.
“31.5 Milyon Doz Aşı Üretiyoruz”
Ertan Ağtürk, ürettikleri aşıların büyük kısmının kullanıldığını belirterek, “Şu ana kadar 13 milyon 763 bin doz SAT-1 içeren aşı ürettik. Ocak ayından itibaren üretimimiz 31.5 milyon doza ulaştı. Bugün tamamlanan dolumla beraber toplam 15 milyon doz aşının sahaya sürülmesi planlanıyor” dedi. Aşıların yaklaşık %85-90’ının uygulandığını ifade eden müdür, hastalığın etkisinin büyük ölçüde azaldığını vurguladı.
Şap Hastalığı ve Tehditler
SAT-1’in Afrika kökenli bir virüs olduğuna dikkat çeken Ağtürk, “Şap hastalığı, coğrafi sınırları aşabilen bir virüstür. Tohum virüsü elde etme sürecimizi başlatıyoruz ve virüsü izole ederek aşımızı üretiyoruz” şeklinde konuştu.
Aşı Üretim Süreci
Virüsün sahadan geldiğini belirten müdür, aşı üretim aşamalarını şu şekilde özetledi: “Isolate edilerek tohum virüsü hazırlanıyor. Bu aşama sonucunda elde edilen inaktif aşıda canlı virüs kullanılmıyor, bu da yüksek bir güvenlik sağlar.” Aşının saklama koşullarına dikkat çeken Ağtürk, “Aşımızın koruma süresi 7-8 aya kadar çıkmakta” dedi.
Geçen Yıl 54 Milyon Doz Aşı Üretildi
Ağtürk, ihtiyaç doğrultusunda aşı üretim kapasitesinin değiştiğini, önceki yıl 54 milyon doz aşı üretimi gerçekleştirdiklerini belirtti. Bu yıl ise toplamda 31 milyon 417 bin doz aşı üretileceği tahmin ediliyor.
Aşı İthalatına Gerek Yok
Ağtürk, “Aşıyı ithal etseniz dahi, Türkiye’nin mevcut etkinliğini ortaya koyamayabilirsiniz. Aşı üretimi zorlu bir süreç. Önemli olan doğrudan sahaya hızlı bir müdahalede bulunmak” diye belirtti.
Şapla Mücadelenin Tek Yolu: Aşı
Ağtürk, sosyal medyada dolaşan yanlış bilgilere itibar edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Şap hastalığı tedavisinde tek çözüm aşılama. Aksi takdirde virüs hızla yayılarak daha büyük sorunlara yol açabilir” açıklamasında bulundu.
Çiftçilerin Sorunları ve Öneriler
Şap ile mücadelede çiftçilerin dikkat etmesi gereken önemli noktalar olduğuna da değinen müdür, “Yeni hayvanlar alınırken karantina uygulaması şart. Hastalığın varlığı durumunda numunelerle bize başvurulmalı. Aksi takdirde salgının kontrol altına alınması zorlaşabilir” ifadelerini kullandı.
Uzman İhtiyacı ve Aşı Üretimi
Uzman personel sayısının yetersizliğine dikkat çeken Ağtürk, “Aşı üretimi için gereken nitelikli insan kaynağı uzun bir süreçte yetişiyor. Bunun yanında enstitümüz COVID-19 aşısı gibi birçok önemli çalışmada da büyük katkı sağladı” diyerek sözlerini sonlandırdı.