Nöbetçi Eczaneler
Komodo Adası’ndaki Zorlu Çekimler ve Destek İhtiyacı
Endonezya’nın Komodo Adası’na belgesel çekimleri için giden Türk ekibi, bir Komodo ejderinin saldırısına uğrayan küçük bir çocuğun tedavisini üstlenmeyi planlıyor.
Veteriner hekim ve belgesel yapımcısı olan Doğanay Vural, dünyanın en tehlikeli canlılarından biri olarak kabul edilen Komodo’yu daha yakından tanımak amacıyla bu adayı ziyaret etti. Vural, çekim esnasında karşılaştığı zorlukları İHA muhabirine aktardı. Daha önce Himalaya dağlarında yapılan bir keşife atıfta bulunarak, “5 bin 300 metre yükseklikte, oldukça soğuk bir ortamda kar leoparını görüntüledik.” dedi. Şimdi ise Komodo Adası’ndaki çalışmalarında, doğayı gözlemlemenin yanı sıra sosyal etkileşimler de sağladığını ifade etti.
Komodo Adası’nda Ejderler ve İnsanlar
Vural, burada yaşayan insan sayısının yaklaşık 2 bin, Komodo ejderlerinin ise 2 bin 500 civarında olduğunu belirtirken, “Etrafımızda binlerce turist vardı, hepimizin amacı Komodo ejderini görmekti.” şeklinde konuştu. Komodo ejderlerinin özelliklerine dair bilgi veren Vural, “Bu yırtıcılar, oldukça tehlikeli ve avlarını saniyeler içinde yakalayabilen hayvanlardır. Bu durum, insanların bu yaratıklarla nasıl birlikte yaşamaya alıştığını düşündürüyor.” dedi.
Vural, adada karşılaştığı bir olayın kendisini derinden etkilediğini belirterek, 7-8 yaşındaki bir çocuğun, olta ile oynarken bir Komodo ejderisinin saldırısına uğradığını anlattı. Ailesi çocuğun kolunun ampute edilmesine karar vermiş olsa da, ailenin ejderin öldürülmesini istemediğini vurguladı ve bunun doğaya duyulan saygının bir örneği olduğunu ekledi.
Türkiye’den Destek Arayışı
Belgesel ekibi olarak, ailenin rızasıyla çocuğun Türkiye’ye getirilerek protez bir kol takılması için yardım sağlamayı önerdiğini belirten Vural, “Bu durumda biz ne yapabiliriz diye düşünmekten kendimizi alamıyoruz.” ifadesini kullandı. Olayın etkisi altında kalan Vural, “Çocuğun ailesi kabul ederse, tüm masraflarını üstlenip ona protez kol yaptırmayı planlıyoruz. Olumlu yanıt almamız durumunda, çocuğun hayatını değiştirmek için gereken adımları atmak istiyoruz.” dedi.
Vural, belgesel yapımında sosyal sorumluluğun önemine değinerek, “Öldürme Ölümsüzleştir” mottosuyla çıktıkları yolda, doğanın korunması adına projelere imza atmayı hedeflediklerini belirtti.
Türkiye’deki Ekoturizm Potansiyeli
Türkiye’de ekoturizme dair düşüncelerini de paylaşan Vural, “Türkiye’de millî parklarda mangal yaparken bir ayı görüp yok etmeyi istemek yanlış. Oysa orası hayvanların doğal yaşam alanı.” dedi. Türkiye’de ekoturizmin sadece doğa yürüyüşleri veya ATV ile safari yapmaktan ibaret olmadığını söyleyen Vural, “Hayvan gözlemleriyle de ekoturizmi geliştirme potansiyelimiz var. Bununla elde edilen kaynaklarla, hayvanların korunmasına katkı sağlayabiliriz.” şeklinde konuştu.
Çekimlerin zorluklarından bahseden Vural, Komodo Adası’nda kalacağı sırada beş gün boyunca okyanusta bir teknede konakladıklarını, gece olunca Komodo ejderlerinin saldırı riski nedeniyle tedbir aldıklarını ifade etti. Çekimlerde yerel rehberlerle hareket ettiklerini ve ejderleri belirli bir mesafeden gözlemleyerek doğaya saygı gösterdiklerini vurguladı.
