Terörsüz Türkiye Süreci ve Ekonomik Kazanımlar
Doç. Dr. Abdulkadir Yüksel, “Terörün olmadığı bir Türkiye’de yatırımların artacağını ve güven ortamının sağlanacağını” belirterek, bu durumun hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için büyük bir avantaj oluşturacağını ifade etti. Yüksel, güvenli bir ortamın yatırım, üretim ve istihdam üzerindeki olumlu etkileri sayesinde işsizliğin azalacağını ekledi.
Yeni Süreç ve Ekonomik Kaybın Analizi
Türkiye, 1 Ekim 2024 tarihinde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla önemli bir dönüşüm sürecine girdi. Terörle mücadele süresince uğranılan maddi ve manevi kayıpların yanı sıra, 40 yıllık mücadelenin ülkeye 2 trilyon dolara mal olduğu belirtiliyor. Doç. Dr. Yüksel, bu miktarın ülkenin eğitim ve altyapı yatırımlarını büyük ölçüde dönüştürebileceğine dikkat çekti. Yüksel, yapılan harcamaların yerine, gençlerin geleceği ve sosyal ilerleme için daha faydalı projelerin hayata geçirilebileceğini vurguladı.
Toplumsal ve Ekonomik İyileşmeler
“Terörsüz Türkiye” hedefinin sadece bir güvenlik meselesi olarak görülmemesi gerektiğini ifade eden Yüksel, sürecin sosyal ve ekonomik alanlarda da ciddi olumlu gelişmelere yol açacağını söyledi. Yüksel, çocuklara bırakılacak en değerli mirasın, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu bir ülke olduğunu belirtti. Bu kapsamda, terörün sona ermesiyle birlikte güvenli bir yatırım alanının oluşacağına dikkat çekti. Yüksel, “Eğitim, sağlık ve altyapı gibi alanlara daha fazla kaynak aktarılacak” diye ekledi.
Bölgesel Gelişmeler ve Türkiye Yüzyılı Hedefi
Bölge turizminin ve ekonomisinin gelişeceği konusunda olumlu bir perspektif sunan Yüksel, terörün azalmasıyla birlikte insanların günlük yaşamlarında daha özgür hareket edebileceğini ifade etti. Doğru politikalarla, tarihi ve kültürel zenginlikleri olan bölgelerin cazibesinin artacağı ve bu durumun hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekeceği öngörülüyor. Yüksel, “Terörsüz bir Türkiye, güvenli bir Asya ve Avrupa bağlantısı sağlamaktadır” diyerek, Türkiye Yüzyılı hedefi çerçevesinde bu sürecin önemine vurgu yaptı. Gelecekte, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu, ekonomik refahın sağlandığı bir Türkiye inşa etmek adına bu hedefin hayata geçirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.


