TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, uygulanan planlı tarım politikaları ve teşviklerin fiyat artışlarını büyük ölçüde azaltabileceğini belirtti. Palandöken, “Halkın en fazla şikayet ettiği konulardan biri sebze, meyve ve bakliyat fiyatlarının artışıdır. Bu durumu önlemek için bölgesel tarımın etkin bir biçimde kullanılması elzemdir. Teşvikler, hangi ürünlerin ekileceği konusunda bölgesel özelliklere göre şekillendirilmelidir. Patates, soğan, buğday, arpa ve mısır gibi tarla bitkileriyle mercimek ve nohut gibi baklagillerin talebe uygun biçimde ekilmesi, çiftçilerin bilinçli bir şekilde desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Aksi halde, çiftçiler yeterince kazanç elde edemediklerinde ekim yapamayacak ve bu da fiyatların düşmesini engelleyecektir. Sonuç olarak, vatandaşlar ve esnaflar arasındaki gerginlik artacaktır” dedi.
Palandöken, fiyatların aşağıya çekilebilmesi için planlı tarım uygulamalarının ve doğru nakliye süreçlerinin önemine dikkat çekerek, “Vatandaşın ihtiyacı olan bakliyat, sebze, meyve ve tarla bitkileri önemlidir ancak bu ürünleri kullanmak için zeytinyağı ve ayçiçek yağı gibi temel yağlar da kritik bir rol oynamaktadır. Zeytin ağaçları uzun ömürlüdür fakat ürünlerin sofralara ulaşabilmesi için tedarik zincirinin iyi organize edilmesi ve fiyatların kontrol altında tutulması gereklidir. Tarımsal alanların yönetiminde bu unsurlar da gözönünde bulundurulmalıdır. Ayrıca, meyve ve sebzelerin doğru nakledilmemesi fiyat artışlarına yol açıyor. Ürünlerin hatalı taşınması ve saklama koşullarının yetersiz olması, ciddi zararlar doğurarak çiftçileri, vatandaşları ve esnafı zor bir duruma sokmaktadır. Bu nedenle, planlı bir tarım politikasının bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Tarımsal üretim bölgelerinin haritalarının çıkarılması ve üreticilere rehberlik edilmesi gerektiğini vurgulayan Palandöken, “Mevsimsel olarak hangi ürünlerin hangi bölgelerde soğuktan etkilenmeden üretileceği net bir şekilde belirlenmelidir. Tarla bitkileri bu noktada büyük önem taşır. Yaz aylarına yaklaşırken, domates, biber ve patlıcan gibi mutfaklarımızda sıkça kullanılan ürünlerin fiyatlarını gören vatandaşa, bu fahiş fiyatların sebebi esnaflar oluyor. Oysa doğru bir planlama ile bu ürünlerin bölgesel dengeli bir şekilde üretilmesi sağlanmalı ve fiyat dalgalanmaları minimize edilmelidir. Tarımsal haritaların çıkarılması, meteorolojik verilerin ve rüzgar yönlerinin belirlenmesi ve uygun ekim alanlarının tespit edilmesi elzemdir. Ziraat mühendisleri ve tarım il müdürlükleri, bu alanlarda hangi ürünlerin ekileceği konusunda çiftçileri yönlendirmelidir. Ancak bu şekilde fiyatlar düşebilir, vatandaşın yükü hafifler ve herkes gıda ürünlerine daha kolay ulaşabilir” diye konuştu.