Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Samsun’da Heyelan Felaketi Davası Başladı: İki Kızını ve Eşini Kaybeden Baba Adalet Arıyor

    Samsun’da bir akaryakıt istasyonunda meydana gelen heyelan faciasında Adem Kaya ve iki kızı hayatını kaybetti. Davada, istasyon sahibi Mehmet Zeki Gedikli ve müdür Kemal Yıldırım hakkında 2-15 yıl hapis cezası talep ediliyor. Çiğdem Kaya, sorumluların cezalandırılmasını istiyor. Bizler gibi ailelerin kolu kanadı kırıldı, adalet arayışımız sürecek.

    Samsun'da bir akaryakıt istasyonunda meydana gelen heyelan faciasında Adem Kaya

    Samsun’daki Heyelan Faciasının Davası Başladı

    Samsun’un Canik ilçesinde bir akaryakıt istasyonunda meydana gelen ve baba ile iki kızının yaşamını yitirdiği heyelan olayıyla ilgili dava süreci resmen başladı.

    27 Nisan 2025 gecesi, Lovelet AVM yanı akaryakıt istasyonunda Adem Kaya (35), kızları Açelya Mina (7) ve Ayla (5), toprak kayması sonucu meydana gelen göçük altında kalarak hayatlarını kaybetmişti. Olay esnasında yaralı olarak kurtulan anne Çiğdem Kaya (31) ise zor bir süreç geçirdi.

    İddianame ve Sanıklar

    Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, olayın iş güvenliği ihmalinden kaynaklandığı gerekçesiyle akaryakıt istasyonunun sahibi Mehmet Zeki Gedikli ile işletmede yönetim pozisyonunda yer alan Kemal Yıldırım hakkında TCK 85/2 maddesi uyarınca 2 yıl ile 15 yıl arasında hapis cezası talep edildi.

    Davanın ilk duruşması Samsun 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirildi. Duruşmada anne Çiğdem Kaya, avukatları, kayınpederi ve kayınvalidesi ile birlikte tutuklu sanık Mehmet Zeki Gedikli ve tutuksuz sanık Kemal Yıldırım yer aldı.

    Tutuksuz Yargılanan Sanıkların İfadeleri

    Kemal Yıldırım, o gün izinli olduğunu ve göçük haberini mesai arkadaşlarından aldığını belirtti. “Olayı duyduğumda orada elektrik yoktu. Görevim, istasyonda personelden sorumlu olmaktı. Olayın meydana gelmesinde bir kusurum olduğunu düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.

    Diğer tutuklu sanık Mehmet Zeki Gedikli ise, olay çıkmadan önce şehir dışında olduğunu ve olayı televizyon aracılığıyla öğrendiğini anlattı. Kendisi için en büyük korkunun sağlık sorunları olduğunu ve tahliye talebinde bulunduğunu belirtti.

    Acılı Ailenin Duruşmadaki Duyguları

    Adem Kaya ve çocuklarının ölümüne tanıklık eden Çiğdem Kaya, şikayetçi olduğunu ve sanıkların cezalandırılmasını talep ettiğini söyledi. “Çocuklarımın canı, benim için her şeyden önemli. Bu olay yüzünden ruhsal olarak yıkıldım” dedi. Diğer aile bireyleri de, yaşadıkları acıyı dile getirerek adalet taleplerini yinelediler.

    Duruşmada tanık olarak dinlenen istasyon çalışanları, olay anını anlatarak yaşananları belgeledi.

    Bilirkişi Raporu ve Sonuç

    Mahkeme dosyasına giren bilirkişi raporunda, oto yıkama bölümünün ruhsatsız olduğu, gerekli iş güvenliği önlemlerinin alınmadığı ve işletme yetkililerinin toprak kayması risklerini göz ardı ettiği belirtildi. Bu durum, olaydaki sorumluluğun boyutlarını daha da açığa çıkardı.

    Duruşma sonunda, Mehmet Zeki Gedikli’nin tutukluluk halinin devamına ve Kemal Yıldırım’ın üzerinde adli kontrol şartlarının sürdürülmesine karar verilerek duruşma 07 Nisan 2026 tarihine ertelendi. Çiğdem Kaya, adalet arayışının süreceğinin altını çizerek, “Benim evlatlarımın, eşimin hayalleri var. Fakat hiçbiri artık yok” şeklinde konuştu.