Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Osteoporozun Riskleri ve Önlenmesi: Uzmanlardan Kritik Uyarılar

Liv Hospital Samsun’dan Endokrinoloji Uzmanı Dr. Esra Tutal, kemik erimesinin, hareketsiz yaşam ve kortizon kullanımı gibi etmenlerle artabileceğini belirtti. Osteoporozun genellikle belirti vermediğini, kırık riskinin özellikle kalça ve belde yüksek olduğunu ifade etti. Dr. Tutal, doğru beslenme ve düzenli egzersizle kemik sağlığının korunabileceğini öne sürdü.

Bu haberin fotoğrafı yok

Osteoporoz Tehlikesine Dikkat!

Hareket azlığı ve aşırı zayıflık gibi faktörler, kemik sağlığı üzerinde olumsuz etkilere yol açabiliyor. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Tutal, kortizon kullanımının da bu duruma katkı sağladığını belirterek, “Kemik erimesi, omurlarda, el bileğinde ve kalça kemiğinde kırıklara sebep olabilir. Bu durum, ciddi sakatlıklar veya ölümlerle sonuçlanabilir” uyarısında bulundu.

Kemiklerin Zayıflama Süreci

Liv Hospital Samsun’dan Dr. Esra Tutal, Dünya Osteoporoz Günü vesilesiyle, halk arasında bilinen kemik erimesinin, kemiklerin zayıflayarak kırılgan bir yapı kazanması anlamına geldiğini ifade etti. Dr. Tutal, osteoporozun en küçük darbelere karşı bile kemiklerin kırılmasına neden olabileceğini vurguladı.

Uzm. Dr. Tutal, bu hastalığın genellikle kırık oluşana kadar belirti göstermediğini belirterek, “Kemik erimesi sonucunda en fazla kalça, bel ve bilek kemiklerinde kırıklar meydana gelir. Bu hastalık hem kadınları hem de erkekleri etkileyebilir. Erken evrelerde belirgin bir semptom gözlemlenmezken, ilerleyen dönemlerde sırt ve bel ağrıları, boy kısalması ve duruş bozuklukları (kamburluk) gibi şikayetler ortaya çıkabilir” şeklinde konuştu.

Aşırı Zayıflık ve Kemik Sağlığı

Kemik yapım ve yıkım süreçlerinin vücutta belirli bir denge içinde olduğuna dikkat çeken Dr. Tutal, “20 yaşına kadar kemik yapımı ön plandadır, ancak 30 yaşından sonra yıkım süreci daha baskın hale gelir. İyi bir maksimum kemik kitlesine sahip olanlar, yıkım sürecinden daha az etkilenir” dedi. Özellikle kadınlar, yaşlı bireyler, geçmişte kırık öyküsü olanlar ve zayıf yapılı kişiler, osteoporoz riski taşıdığını aktaran Dr. Tutal, romatizma tedavisinde kullanılan kortizonlu ilaçlar, bazı mide ilaçları ve hareketsiz yaşam tarzının da bu durumu tetikleyebileceğini söyledi.

Koruma Yöntemleri

Kemik erimesinin önlenebilir bir durum olduğu bilgisini veren Uzm. Dr. Esra Tutal, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının bu konuda kritik bir rol oynadığını vurguladı. “Yeterli protein alımı ve dengeli bir vücut ağırlığı, kemik sağlığını destekler. Günlük kalsiyum ihtiyacını karşılamak için az yağlı süt ürünleri, yeşil sebzeler, balık ve soya ürünleri tüketilmelidir. Ayrıca, D vitamini de kalsiyumun emilimi için gereklidir ve çoğu insan için günlük 600-800 ünite D vitamini takviyesi önerilir. Düzenli egzersiz yapmak, kemiklerin güçlenmesine katkı sağlar” diye ekledi.

Dr. Tutal, 65 yaş üstü kadınlar ve 70 yaş üstü erkeklerin, risk faktörleri taşıyan bireylerin her yıl kemik taraması yaptırarak, osteoporozun erken teşhis ve tedavisinin mümkün olabileceğini belirtti.