Nöbetçi Eczaneler
Mustafa Beğlen: “12 Eylül İşkenceleri Unutulmaz”
Kayseri’de ikamet eden 63 yaşındaki Mustafa Beğlen, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin üzerinden geçen 45 yıla rağmen yaşadığı işkenceleri ve zorlukları hala aklından çıkaramadığını ifade etti. Beğlen, “Bize diş bileyenlerin intikam alır gibi tutum sergilediğini gördük,” şeklinde konuştu.
Unutulmaz Anılar: Cezaevinde Geçen Kâbus Gibi Günler
12 Eylül darbesinin ardından geçen tüm yıllara rağmen yaşadığı travmanın etkisinin silinmediğini vurgulayan Beğlen, İhlas Haber Ajansı’na yaşadığı olayları anlattı. O dönem Kayseri Kapalı Cezaevi’nde tutulduğunu belirten Beğlen, o geceyi şu şekilde anlattı: “Her şey sakinken, aniden kapılar aşırı bir gürültüyle açıldı. İçyüzü askerler ve gardiyanlarla doldu. Üzerimizi giymeden avluya çıkarıldık ve kapı tekrar kilitlendi. Arama yapıldıktan sonra isimlerimiz okunarak alınıp götürüldük. Gidenlerin nereye gittiğini merak ettik. Geldiğimizde o sırada hücreye götürüleceğimizi anladık ve orada işkencelere maruz kaldık.”
Beğlen, yaşamış oldukları olayların bir daha yaşanmaması için unutulmaması gerektiğini ifade etti.
Hücredeki Sıkıntılar ve Haksızlıklar
İşkencelerinin yanı sıra, cezaevindeki yaşam koşullarıyla ilgili de bilgi veren Beğlen, “Hücreye atılmamız sırasında koğuşlarımızın hali, adeta bir hurdalığı andırıyordu. Yarı çıplak arkadaşlarımız bile vardı. Yemek verilmediği gibi hücreler birer kişilik olmasına rağmen 4 kişi bir arada kalıyorduk. O dar alanda 21 gün boyunca hiçbir rahatlık yaşamadık. Ancak vicdanlı gardiyanlar sonradan bize yemek ve su sağladılar. Normalde siyasi koğuşta kalıyorduk, ama bizi adli mahkumlarla karıştırarak dağıttılar,” şeklinde belirtti.
“Vicdansız Yönetimlerin Mağdurlarıyız”
Yaşadığı tüm zorluklara rağmen durumu unutmayan Beğlen, haksız yere cezaevine girdiklerini ve işkencelere maruz kaldıklarını dile getirerek, “Kenan Evren’in ’bir sağdan, bir soldan astık’ sözleri gibi, biz de böyle bir vicdansız yönetimin kurbanları olduk,” dedi. Bu açıklamalar, 12 Eylül döneminin karanlık günlerine ışık tutuyor ve o dönemde yaşananların hafızalardan silinmemesi gerektiğinin altını çiziyor.