Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Çölyak Farkındalık Haftası çerçevesinde bilgilendirme standı açıldı

Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 9-16 Mayıs tarihleri arasında ‘Çölyak Hastalığı Farkındalık Haftası’ dolayısıyla bilgilendirme standı kurdu. Gastroenteroloji uzmanları Prof. Dr. Burak Özşeker ve Doç. Dr. Mehmet Suat Yalçın, ziyaretçilerle iletişim kurarak hastalığın belirtileri ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 9-16 Mayıs tarihleri arasında 'Çölyak

Çölyak Hastalığı Farkındalık Haftası’nda Bilgilendirici Stand Açıldı

9-16 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen ‘Çölyak Hastalığı Farkındalık Haftası’ nedeniyle Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin poliklinik girişinde farkındalık oluşturan bir bilgi standı kuruldu.

Stand, gastroenteroloji alanında uzmanlaşmış Prof. Dr. Burak Özşeker, Doç. Dr. Mehmet Suat Yalçın ve gastroenteroloji ekibi tarafından kurularak, hastane yönetimi tarafından ziyaret edildi. Standda, hastaneye gelen ziyaretçilere Çölyak hastalığı hakkında bilgi içeren broşürler dağıtılarak, hastalığın belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında eğitim verildi.

Çölyak Hastalığı Hakkında Bilgi Verildi

Prof. Dr. Burak Özşeker, bu yaygın hastalığın genetik yatkınlığı bulunan bireylerde gluten içeren gıdalara karşı vücudun verdiği yanıt sonucunda ince bağırsak yapısının değişmesiyle ortaya çıktığını belirtti. Bu durumun, emilim bozukluklarına yol açtığını ve hastaların, glutenli yiyecekler tükettiklerinde birkaç belirtiye (kronik ishal, kabızlık, kilo kaybı, karında şişkinlik ve gaz, karın ağrısı, kansızlık ve göz kuruluğu) sahip olduklarını ekledi.

Ayrıca, Prof. Dr. Özşeker, Çölyak hastalığı tanısının konulmasında laboratuvar testleri ve endoskopi ile biyopsi almanın gerekliliği üzerinde durdu. Hastalığın tek tedavi yönteminin ise glutenin ömür boyu diyetten çıkarılması olduğunu açıkladı.

Glutensiz Diyet ile Semptomlar Kontrol Altına Alınabilir

Çölyak hastalığı bulunan bireylerin, glutensiz bir diyet uygulayarak buğday, arpa, çavdar ve yulaf gibi gluten içeren besinlerden uzak durarak mevcut semptomlarını kontrol edebileceklerini ve yaşam kalitelerini artırabileceklerini vurgulayan Özşeker, aynı zamanda hastalıkla ilişkili komplikasyonların önlenebileceğini ifade etti.