Libyalı ve Gürcü Bebekler Türk Doktorlarla Şifa Buldu
Karaciğer hastalığı yaşayan iki bebek, Türk hekimlerin başarılı müdahalesiyle yeni bir hayata adım attı. Libya’dan gelen 2 yaşındaki Hatan ve Gürcistan’dan gelen 4 aylık Saba bebek, gerekli karaciğer nakli işlemlerinin ardından sağlıklarına kavuştu.
Safra Yolları Yokluğu: Hatan Bebeğin Hikayesi
Libya’nın Trablus kentinden gelen Hatan Barghout, doğduktan sadece 3 hafta sonra safra yolları yokluğu tanısıyla karşı karşıya kaldı. Mısır’da geçirdiği zorlu ameliyat sonrasında karaciğer nakli gereksinimi devam ederken, babasından alınan dokunun uyumlu olduğu belirlendi. Libya Sağlık Bakanlığı’nın desteğiyle Türkiye’ye getirilen Hatan bebeğin, Acıbadem Kent Hastanesi’nde gerçekleştirilen nakil operasyonu, Prof. Dr. Murat Kılıç öncülüğündeki uzman ekip tarafından başarıyla yapıldı. Ameliyattan sonra hızla iyileşen Hatan, başta yürüyemezken sağlık durumundaki düzelme sayesinde adım atmaya başladı.
Kritik Durumda Gelen Saba Bebeğin Hastalık Süreci
Gürcistan’ın başkenti Tiflis’ten gelen minik Saba, doğuştan karaciğer sirozu ve yetmezliği ile dünyaya gözlerini açtı. Acil bir durumda Türkiye’ye getirilen Saba’nın annesinden alınan karaciğer dokusu ile nakil işlemi gerçekleştirilmiş oldu. Prof. Dr. Murat Kılıç’ın liderliğindeki ekip, Saba bebeğin kritik durumunu başarılı bir şekilde yönetti. Yakın zamanda yapılan testlerde Saba’nın sağlık durumunun düzelme göstermesi, umut verici gelişmeler arasında yer alıyor.
Uzmanlar Çocukluk Döneminde Karaciğer Nakillerine Dikkat Çekiyor
Acıbadem Kent Hastanesi Çocuk Gastroenterolojisi Uzmanı Prof. Dr. Sema Aydoğdu, çocuklar arasında karaciğer naklinin en yaygın nedenlerinden birinin doğuştan safra yollarının olmaması olduğunu belirtti. Hatan bebek konusunda tüm kriterlerin değerlendirildiğini ve nakil zamanlamasının oldukça önemli olduğunu vurguladı. Hatan, başarılı bir organ nakli ile kritik durumdan kurtulurken, tüm süreç boyunca Türk sağlık sisteminin başarısı bir kez daha kanıtlanmış oldu.
Mutlu Aileler: Teşekkür Mesajları
Hatan bebeğin babası Alsadig Amhımmıd Barghout, sürecin başlangıcında yaşadıkları zorlukları ve Türkiye’de sağlığına kavuşmanın mutluluğunu dile getirdi. Ayrıca, Saba bebeğin ailesi de Türkiye’ye geldikten sonra yaşadıkları olumlu değişimleri dile getirerek, herkesin özverili çalışmalarına minnettar olduklarını ifade etti. Bu iki ailenin hikayesi, Türk tıbbının uluslararası düzeydeki başarısını bir kez daha gözler önüne serdi.
Hastanelerin kalitesi ve uzman sağlık ekiplerinin tecrübesi, bu küçüklerin hayata tutunmasına katkı sağlıyor.