Kalp Hastalıklarının Erken Teşhisinde Genetik Testlerin Önemi Artıyor

2 Dakika Okuma

Kalp Hastalıkları ve Genetik Testlerin Önemi

Kalp hastalıkları, ülkemizde ve dünya genelinde en yaygın sağlık problemleri arasında yer almaktadır. Bu konuda Medicana Bursa Hastanesi Genetik Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İlhan Sezgin, genetik testlerin kalp hastalıklarının erken teşhisinde ve önlenmesinde çok önemli bir rol oynadığını belirtmektedir.

Genetik ve Çevresel Faktörlerin Rolü

Kalp hastalıklarının meydana gelmesinde sadece yaşam tarzı ve çevresel faktörlerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda genetik predispozisyonun da etkili olduğunu ifade eden Prof. Dr. İlhan Sezgin, “Kalp hastalıkları, genetik, çevresel etkiler ve yaşam tarzı faktörlerinin bir kombinasyonu ile ortaya çıkar. Ancak bazı bireylerde genetik unsurlar, kalp rahatsızlıkları riskini önemli ölçüde artırabiliyor.” şeklinde konuştu.

Ailevi hiperkolesterolemi, koroner arter hastalığı, kardiyomiyopatiler ve kalp ritim bozukluklarının genetik tabanlı olabileceğine dikkat çekerek, genetik testler aracılığıyla bu hastalıkların erken evrede belirlenebileceğini vurguladı. Sezgin, “LDLR, APOB, PCSK9, MYH7, MYBPC3 ve SCN5A gibi genlerdeki mutasyonlar, kalp hastalıklarının gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. Bu mutasyonların tespiti, hastaların zamanında önlem almasına ve tedaviye erken başlamasına yardımcı oluyor” dedi.

Ailevi Risk ve Koruyucu Sağlık Önlemleri

Genetik kökenli kardiyomiyopatilerin ve aritmilerin ani kalp durması riskini artırabileceğine işaret eden Prof. Dr. İlhan Sezgin, özellikle Long QT ve Brugada sendromu gibi kalıtsal ritim bozuklukları için genetik testlerin hayati önem taşıdığını vurguladı. Bu testlerin sadece bireyi değil, ayrıca aile üyelerinin de koruyucu sağlık hizmetleri açısından değerlendirilmesini sağlamaktadır.

Marfan, Noonan, DiGeorge ve Ehlers-Danlos gibi bazı genetik sendromların kalp hastalıkları üzerinde önemli etkileri olduğunu belirten Prof. Dr. Sezgin, bu hastalıklarda multidisipliner bir yaklaşımın gerekli olduğunun altını çizdi. “Her sendrom için kalp tutulumunun türü ve şiddeti farklı olabilir. Bu sebeple genetik danışmanlık ve düzenli takip büyük bir önem arz etmektedir,” diye ekledi.

Kişiselleştirilmiş Tedavi Yaklaşımları

Prof. Dr. İlhan Sezgin, genetik testlerin kişiye özgü tedavi ve izleme planlarının hazırlanmasına olanak tanıdığını belirterek sözlerini şu şekilde tamamladı: “Genetik test bulguları, mutlaka klinik keşifler ve aile geçmişiyle birlikte değerlendirilmelidir. Medicana Bursa Hastanesi olarak, kalp hastalıklarına yönelik başarılı genetik çalışmalar yürütmekte ve hastalarımıza bilimsel temellere dayalı, bireysel sağlık hizmetleri sunmaktayız.”

Bu Makaleyi Paylaş
Yorum yapılmamış

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version