Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Kadınlarda Pelvik Venöz Konjesyon, Ağrıların Sebebi Olabilir

    Prof. Dr. Murat Uğur, adet dönemindeki şiddetli ağrıların pelvik venöz konjesyon sendromuna işaret edebileceğini ve genellikle jinekolojik hastalıklarla karıştırıldığını belirtti. Bu durum sosyal hayatı olumsuz etkileyebilir ve tedavi yöntemleriyle şikayetlerin azalması sağlanabilir.

    Prof. Dr. Murat Uğur, adet dönemindeki şiddetli ağrıların pelvik venöz

    Pelik Venöz Konjesyon Hakkında Bilinmesi Gerekenler

    Kadınlar için adet dönemindeki ağrılar, günlük yaşamı olumsuz etkileyebilen geçmesi zor bir rahatsızlık olabiliyor. Kadın doğum ve jinekoloji uzmanı Prof. Dr. Murat Uğur, adet sırasındaki ağrıların bazı durumlarda ağrı kesicilere rağmen geçmeyebildiğine ve bu durumların genellikle sıradan bir rahatsızlık gibi algılandığına dikkat çekti. Ancak, bu rahatsızlığın arkasında daha ciddi bir sorun bulunabileceğini belirten Uğur, ‘pelvik venöz konjesyon’ hakkında önemli bilgiler paylaştı.

    Pelvik Venöz Konjesyon Nedir?

    Medicana Zincirlikuyu Hastanesi’nden Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Murat Uğur, erkeklerde sıkça görülen varikoselin kadınlarda da görülme olasılığının bulunduğunu vurguladı. Yumurtalık toplardamarlarından kaynaklanan varislerin pelvik venöz konjesyon olarak adlandırıldığını ifade eden Uğur, erkeklerde tanının daha kolay konulmasına karşılık, kadınlarda bu sürecin zorlayıcı olabileceğinin altını çizdi. Kadınların genital organlarının karın içinde yer alması, bu tür rahatsızlıklardan şüphelenmeyi zorlaştırabiliyor.

    Yaşam Kalitesini Olumsuz Etkiliyor

    Prof. Dr. Uğur, pelvik venöz konjesyonun belirtisi olarak karın alt kısmında belirsiz ağrılara, adet dönemlerinde şiddetli ağrılara ve cinsel ilişki esnasında rahatsızlık hissine işaret etti. Adet dönemindeki ağrının bazen ağrı kesicilere rağmen geçmeyebileceğini, bunun da bireyin sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyebileceğini belirtti. Ayrıca, bu durumlarda yan ağrısı, idrar yaparken yanma hissi ve aniden meydana gelen idrara sıkışma gibi şikayetlerin de gözlemlenebileceğini ifade etti.

    Nedenleri ve Risk Faktörleri

    Pelvik venöz konjesyonun sebebi henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Ancak uzmanlar, genetik yapının ve çevresel etkenlerin bu rahatsızlık için risk oluşturduğunu belirtiyor. Uğur, toplardamarlardaki kapakçıklarda yetersizlik, damar tıkanıklığı veya yapısal bozuklukların pelvik venöz konjesyona yol açabileceğini ifade etti. Ayrıca, menopoz sonrası şikayetlerin azalma eğiliminde olduğunu ve hormonların bu süreçte etkili olduğunu belirtti.

    Tanı Süreci ve Tedavi Seçenekleri

    Prof. Dr. Uğur, tanının genellikle görüntüleme teknikleri ile konulduğunu belirtti. Medikal tedavi seçenekleri arasında ağrı kesiciler ve hormonal tedaviler bulunmakta, ancak bu tedavi yöntemleri genellikle semptomları hafifletmekle sınırlı kalmaktadır. Cerrahi tedavi ise erkeklerde daha basit iken, kadınlarda daha karmaşık bir süreç gerektirmektedir.

    Ayrıca, anjiyografik yöntemlerle de tedavi seçenekleri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Uğur, bu yöntemde yumurtalık toplardamarına yerleştirilen kateter ile hastalıklı damar segmentlerinin tedavi edildiğini ekledi. İşlem sonrası geçici karın ağrısı yaşanabileceğini de sözlerine ekleyerek, hastaların çoğunun tedavi sonrasında şikayetlerinin ortadan kalktığını bildirdi.