Gültekin Alan: “Cinayeti 4 Kişiyle Planladık”

Mersin’in Tarsus ilçesinde hayatını kaybeden genç üniversiteli Özgecan Aslan’ın cinayetinin faili olduğu iddia edilen Gültekin Alan, cezaevinde gerçekleşen bir olayda, Aslan’ın katili olarak bilinen Ahmet Suphi Altındöken’i öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve toplamda 29 yıl 9 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Gültekin Alan, cinayetle ilgili olarak, “Bu suçu işlerken 4 kişi olarak anlaştık. Bunlar Ferat Y., Ahmet Tekin B. ve Adem Ç. Bu kişilerden Ahmet Tekin B., silahı cezaevine getiren kişidir. Silahın cezaevine ulaştırılması için gerekli olan masraf da Ferat Y. tarafından karşılanmıştır,” şeklinde ifadelerde bulundu.

Özgecan Aslan, 20 yaşında bir üniversite öğrencisiydi ve 2016 yılında Tarsus’ta minibüsünde öldürülmüştü. Özgecan’ın katilinin cezaevinde Gültekin Alan tarafından öldürülmesi üzerine başlatılan dava sürecinde, Gültekin Alan’ın cezası, Yargıtay tarafından onaylanarak yerel mahkemeye geri gönderildi. Yeniden yapılan yargılama sırasında, Alan, “Cinayeti işlemede benim gibi 4 kişi yer aldı,” diyerek Ferat Y., Ahmet Tekin B., ve Adem Ç. isimlerini açıkladı.

Cezaevinde 2016 yılında meydana gelen olayda, Gültekin Alan tarafından açılan ateş sonucunda Altındöken hayatını kaybetmiş, babası Necmittin Altındöken ise yaralanmıştı. Olayla ilgili olarak Gültekin Alan’a ve ona yardım ettiği öne sürülen infaz koruma memuruna dava açıldı. Mahkeme, Alan hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile birlikte ek hapis cezaları verdi. Diğer sanıklar ise delil yetersizliğinden beraat etti.

Yargılama süreci, Gültekin Alan’ın verdiği ifadelerin ardından Yargıtay’a taşındı. Yargıtay, ilk mahkeme kararını bozdu ve yeniden yargılama için davayı yerel mahkemeye gönderdi. Mahkeme, Gültekin Alan’ın indirilmiş mahkumiyetine direnerek, ek hapis cezalarını onayladı fakat diğer sanıkların suçlamalardan beraatına hükmetti. Bu durum, mahkemenin kararının tekrar bozulmasına neden oldu. Yerel mahkeme, mevcut delil durumunu değerlendirerek sanıkların beraatini sağladı ve gerektiğinde Yargıtay’a başvuru yaparak süreci devam ettirdi.