Gaziantep’te yaşayan 68 yaşındaki Ali Sulu, bakırcılık yaparken köylerden topladığı renkli yün halı ve kilimleri iş yerinde muhafaza ederek bu geleneksel kültürü yaşatmaya katkıda bulunuyor. Halı ve kilim merakını öncelikle, bakır eşyaları kalaylamak için gittiği köylerde kadınların emek vererek dokuduğu bu ürünlere duyduğu ilgi ile geliştiren Sulu, zamanla bu tutkusunu günden güne büyüterek bir koleksiyona dönüştürdü.
Küçük yaştan itibaren halı ve kilimlere karşı bir tutku besleyen Ali Sulu, özellikle çeyizlik olan antika ürünleri iş yerinde sergileyerek yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. 50, 100 ve hatta 150 yıllık halı ve kilimlere sahip olan Sulu, bu eserlere dair motiflerin anlamlarını ve desenlerinden hangi yöreye ait olduklarını iyi bildiğini dile getiriyor.
Sulu, asıl mesleği olan bakırcılık sürecinde köylere yaptığı ziyaretlerde bakır eşyaları kilimlerle değiştirmeye başlamasıyla birlikte bu alana olan ilgisini keşfettiğini belirtirken, edebiyatla olan ilgisinin de halı ve kilim kültürü ile iç içe geçtiğini vurguladı. Onun için her halının bir hikayesi olduğunu kaydettiği sözlerinde, antika halıların değerinin dilin anlatım gücünde yattığını ifade etti.
Sulu, yün halı ve kilimlerin anlamlarını azminde büyüttüğünü, buralarda özgün motiflerin arasında bulunan “eli belinde” motifinin de tarihsel olarak toplumda kadının durumunu ifade ettiğini aktardı. 20 yıldır bu işin içinde olduğunu ve daha önce sadece bir merakla başladığı bu yolculukta, şimdi halı ve kilimlerin anlamlarını ve geçmişlerini kavrayabildiğini söyledi.
Dükkanındaki 120-130 yıllık halıların yanı sıra 60-70 yıllık eserler de barındırdığını belirten Ali Sulu, bu eserlerin bazıları kullanılmak için değil, çeyiz sandıklarında bekletilmiş durumda. Halıların ve kilimlerin tarihini ve değerini iyi bilmenin sevincini yaşayan Sulu, bu esere sahip olmanın verdiği gururu dile getirerek, oldukça kıymetli bir geçmişe sahip kültürel mirası geleceğe taşımak için çalışmalarına devam ediyor.