Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde Yenilikçi Çip Organ Çalışmaları ile Kişiselleştirilmiş Tıp Mümkün Olabiliyor

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde Doç. Dr. Hüseyin Avcı liderliğindeki ekip, canlı hücrelerden çip organlar geliştirmekte. Bu sistemler, ilaçların etkilerini daha hızlı değerlendirebilmek için kullanılarak kişiselleştirilmiş tıba olanak sağlıyor. ABD’de de pilot uygulama aşamasına gelindi.

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi'nde Doç. Dr. Hüseyin Avcı liderliğindeki ekip, canlı

    Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde (ESOGÜ), canlı hücrelerden oluşan, insan dokuları ve organ fonksiyonlarını taklit eden çip organlarla ilgili önemli çalışmalar sürdürülüyor. Hücresel Tedavi ile Kök Hücre Üretim, Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (ESTEM) görev yapan Mühendislik Mimarlık Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Hüseyin Avcı, bu çip organların nasıl üretildiğini ve işlevsel hale getirildiğini aktardı.

    İlaç geliştirme sürecini daha hızlı hale getirmek ve yan etki tespitini kişiselleştirilmiş bir şekilde doğrudan sağlamak amacıyla çalışan Doç. Dr. Avcı ve ekibi, insan vücudundaki tepkimeleri taklit edebilecek canlı hücre tabanlı yapılar oluşturarak bu alandaki çalışmalarını ilerletiyor. Bu çip organlar, hafıza kartı büyüklüğündeki bir doku zarı içinde çeşitli hücrelerin yerleştirilmesiyle ve bu yapının sürekli olarak kana benzeyen bir sıvıyla beslenmesiyle insan vücudundaki dinamik ortamı taklit ediyor. Örneğin, karaciğerin en küçük yapısı olan hepatik sinüzoid, bu mikro kanallar vasıtasıyla taklit edilerek elektronik devrelerle entegre ediliyor. Böylece, karaciğerdeki tepkimelerin gözlemlenmesi ve insan vücuduna benzer yanıtların hızlı bir şekilde elde edilmesi mümkün oluyor. Dünya Ekonomik Forumu tarafından 2016 yılında belirlenen en iyi yeni teknolojiler arasında yer alan bu sistemlerin kişiselleştirilmiş tıpta önemli kazanımlar sağlayabileceği öngörülüyor. Aralık 2022’de ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından yürürlüğe giren Modernizasyon Yasası 2.0 ile birlikte, klinik denemeler öncesi hayvan deneylerinin zorunluluğunun ortadan kalkması bekleniyor. Bu yenilik, geleneksel ilaç geliştirme sürecinin maliyet ve zaman açısından azaltılmasını sağlarken, hayvan deneylerinin yerini alması açısından da büyük bir önem taşıyor.

    Hız, güvenilirlik ve maliyet etkinliği

    Öte yandan Covid-19 pandemisi, dünya genelinde savunma sanayisinin kapsamının genişlemesine de yol açtı. Bu süreçte yaşanan gelişmeler, sadece sağlık sorunlarıyla sınırlı kalmayıp, gelecekte başka benzer pandemiler veya kimyasal tehditlerle karşılaşma ihtimalimizin de bulunduğunu gösterdi. Bu noktada, biyogüvenlik ile ilgili konular savunma sektörü için daha da vazgeçilmez hale gelirken, yeni güvenlik parametreleriyle savunma sanayisinde değişiklikler yaşanıyor. Dolayısıyla, hızlı tepki verebilen, güvenilir ve maliyet açısından daha uygun olan çip organların önemi gün geçtikçe artıyor.

    ABD’de uygulama aşamasına geçildi

    Çalışmanın liderliğini üstlenen Doç. Dr. Avcı, ilaç geliştirdiği gibi kemoterapi başta olmak üzere farklı ilaçlar ile takviye edici gıda ve kozmetik ürünlerin insan üzerindeki yan etkilerinin de bu cihazlar sayesinde incelenebileceğini açıkladı. “Bu cihazlar, ABD’de 2024 Eylül ayında ilaca bağlı karaciğer hasarlarının test edilmesinde pilot uygulama olarak kullanılacak. Ülkemizde de bu alanda çip organ geliştirme çalışmaları hızlı bir şekilde artış gösteriyor” diyen Doç. Dr. Avcı, çip organları sağlık sektörünün İHA’ları ve SİHA’ları olarak niteliyor. Küçük boyutlarına rağmen önemli veriler elde edilebileceğini vurgulayan Avcı, bu organların Avrupa’da ve çeşitli ülkelerde hızlı bir şekilde kullanılacağını düşünüyor.

    Çip üzerinde laboratuvar dergi kapağında

    Ekip, araştırmalarına aralıksız olarak devam ediyor. Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanan çalışmalar arasında son olarak “Convenient rapid prototyping microphysiological niche for mimicking liver native basement membrane: Liver sinusoid on a chip” başlıklı makale, hepatik sinüzoidlerin çip içinde oluşturulmasına dair önemli bulgular sunuyor. Ayrıca 2024 yılında yayınlanan “Molecular Separation by Using Active and Passive Microfluidic chip Designs: A Comprehensive Review” adlı makale, çip üzerindeki laboratuvar çalışmaları konusunda kapsamlı incelemeler yaparken uluslararası düzeyde dikkat çekerken “Advanced Materials Interfaces” dergisinin kapağında yer aldı.