Alerjik Rinit Uyarısı: Doç. Dr. Buğra Subaşı’nın Açıklamaları
Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Buğra Subaşı, özellikle bahar ve yaz mevsimlerinde ortaya çıkan alerjik rinit hastalığı hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Doç. Dr. Subaşı, alerjik rinitin vücudun bağışıklık sisteminin, gözle görülemeyecek kadar küçük alerjen maddelere verdiği bir tepki olduğunu belirtti. Dünya genelindeki nüfusun yaklaşık yüzde 20’sinin bu hastalığın etkisi altında olduğunu ifade eden Subaşı, alerjik rinitin hem çocuklar hem de yetişkinler arasında görülebilen, genetik bir geçiş gösteren bir rahatsızlık olduğunu söyledi. Özellikle, aile geçmişinde alerjik rinit olan bireylerde hastalığın görülme oranının daha yüksek olduğunu aktardı.
Alerjik Rinitin Sınıflandırılması
Alerjik rinitin iki temel şekilde sınıflandırıldığını açıklayan Doç. Dr. Subaşı, yıl boyunca süren alerjik rinitin çeşitli alerjenlerden kaynaklandığını, bu alerjenlerin arasında ev tozu akarları, evcil hayvanlar, iç mekan küf mantarları ve hamam böceklerinin bulunduğunu söyledi. Yıl boyu süren bu belirtiler, sürekli olarak rahatsızlık yaratmaktadır.
Mevsimsel alerjik rinit ise halk arasında ‘saman nezlesi’ olarak biliniyor. Bahar ve yaz mevsimlerinde polenlerin yoğunluğu ile kendini gösteren bu tür alerjik rinit, ağaç, çiçek ve çimen polenleri ile ortaya çıkıyor. Şikayetler genellikle bahar aylarında yoğunlaşmaktadır.
Alerjik rinit tanısı koyulan hastaların sıkça karşılaştığı şikayetler arasında hapşırma, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, gözlerde kaşıntı ve sulanma gibi belirtiler yer alırken, soğuk algınlığı ile karşılaştırıldığında daha uzun sürebilmektedir. Ancak ateş veya boğaz ağrısı gibi belirtilerin görülmediği vurgulandı. Bu rahatsızlığın hastaların iş ve sosyal hayatını olumsuz etkilediğini belirten Doç. Dr. Subaşı, alerjik rinitin ayrıca sinüzit, kulak enfeksiyonları ve uyku problemleri ile bağlantılı olduğuna dikkat çekti.
Korunma ve Tedavi Yöntemleri
Alerjik rinitin tanısının, hastanın hikayesi ve muayenesi ile konulabileceğini belirten Subaşı, buna ek olarak cilt prick testi ve kan alerji testleri ile alerjenlerin tespit edilebileceğini açıkladı.
Tedavi aşamasında, en öncelikli adımın alerjenlerden korunmak olduğunu ifade eden Subaşı, özellikle mevsimsel alerjik rinitten muzdarip olan kişilerin polen yoğunluğunun arttığı saatlerde dışarıda bulunmamalarını önerdi. Dışarı çıkıldığında ise uzun kollu giysilerin tercih edilmesi ve eve dönüldüğünde kıyafetlerin değiştirilmesi gerektiğini vurguladı. Bunun yanı sıra, spor faaliyetlerinin kapalı alanlarda gerçekleştirilmesi ve araçlarda polen filtrelerinin bulunması gerektiğinin altını çizdi.
Medikal tedavi yöntemleri arasında antihistaminik ilaçlar, burun spreyleri ve serum fizyolojik ile burun yıkama gibi seçeneklerin bulunduğunu bildiren Subaşı, yeterli sonuç alınamayan durumlarda immünoterapinin uygulanabileceğini belirtti. Alerjik rinitli hastaların düzenli olarak takibi ve kişiye özel tedavi uygulamaları ile bu hastalığın kontrol altına alınabileceği sonucuna ulaşıldı.
ORDU ÜNİVERSİTESİ (ODÜ) TIP FAKÜLTESİ 2024-2025 EĞİTİM DÖNEMİ MEZUNİYET TÖRENİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ. TÖRENDE 105 ÖĞRENCİ KEP ATARAK, DOKTOR OLDU.
ODÜ REKTÖRÜ PROF. DR. ORHAN BAŞ
ORDU ÜNİVERSİTESİ (ODÜ) TIP FAKÜLTESİ 2024-2025 EĞİTİM DÖNEMİ MEZUNİYET TÖRENİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ. TÖRENDE 105 ÖĞRENCİ KEP ATARAK, DOKTOR OLDU.
MEZUNİYET KÜTÜĞÜNE PLAKET ÇAKILMASI
ODÜ REKTÖRÜ PROF. DR. ORHAN BAŞ, DÖNEM BİRİNCİSİ ÖĞÜRENCİYE PLAKET TAKDİMİ
HİPOKRAT YEMİNİ