Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Dünyada 350 Milyon Astım Hastası Bulunuyor, Uzmanlardan Önemli Uyarılar Geldi

    VM Medical Park Bursa Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yusuf Taha Güllü, dünya genelinde 350 milyon insanın astım hastası olduğunu belirtti. Polen ve ev tozu gibi tetikleyicilerden korunmanın önemli olduğunu vurgulayan Güllü, astımın kontrol edilebilir bir hastalık olduğunu ifade etti. Nefes almanın önemini hatırlatan Güllü, toplumun bilinçlenmesinin gerekliliğine dikkat çekti.

    VM Medical Park Bursa Hastanesi'nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr.

    Dünya genelinde 350 milyon insanın astım hastalığı ile mücadele ettiğini belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yusuf Taha Güllü, “Astım, hem çocukları hem de yetişkinleri etkileyen bir rahatsızlıktır. Özellikle ilkbahar ve yaz dönemlerinde havada yüksek oranlarda bulunan polenler, astımı olan kişiler için ciddi tehlikeler taşımaktadır. Bu nedenle polen yoğunluğunun arttığı sabah saatlerinde dışarı çıkmamak, maske takmak, pencereleri kapalı tutmak ve evdeki toz akarlarına karşı düzenli havalandırma yapmak önemli korunma yöntemleridir” dedi.

    Her yıl mayıs ayının ilk salı günü kutlanan Dünya Astım Günü hakkında bilgi veren VM Medical Park Bursa Hastanesi’nden Doç. Dr. Yusuf Taha Güllü, “Bu gün, nefes alma eyleminin değerini bizlere bir kez daha hatırlatıyor. Astım, dünya çapında milyonlarca insanı etkileyen, akciğerlerde mikrobik olmayan iltihaplanma sebebiyle hava yollarında daralmaya yol açan kronik bir hastalıktır. Ancak, uygun tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınabilir” şeklinde görüş bildirdi.

    “Hırıltı, göğüs sıkışması, kuru öksürük ve nefes darlığı belirtilerine dikkat”
    Astımın semptomlarını aktaran Doç. Dr. Güllü, “Astım, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma hissi, kuru öksürük ve nefes darlığı gibi şikayetlerle kendini gösterebilir. Bu hastalık, hem çocukları hem de yetişkinleri etkileyebilmektedir. Dünyada 350 milyon insanın astım hastası olduğu ve her yıl 400 binden fazla kişinin astım nedeniyle hayatını kaybettiği bilinmektedir” ifadesini kullandı.

    “Polen yoğunluğunun yüksek olduğu sabah saatlerinde pencereleri kapalı tutmalısınız”
    Astım atağına yol açan risk faktörlerine de değinen Doç. Dr. Güllü, “Astım ataklarını tetikleyen birçok çevresel unsur bulunmaktadır. Özellikle ilkbahar ve yaz aylarında havada bulunan polenler, astımlı bireyler için ciddi tehditler oluşturur. Çayır otu, zeytin ağaçları, çınar ve pelin otu gibi bitkilerin polenleri, rüzgâr ile hava yollarını tahriş edebilir. Polen düzeyinin yüksek olduğu sabah saatlerinde dışarı çıkmamak, maske takmak ve pencerelerin kapalı tutulması, korunma yollarıdır” şeklinde konuştu.

    “Evlerin düzenli olarak havalandırılması şart”
    Bir diğer önemli tetikleyici faktörün evde sıkça karşılaşılan toz akarları olduğunu belirten Doç. Dr. Güllü, şunları söyledi: “Gözle görülmeyen bu mikroskobik organizmalar, yatak, yastık, halı, perde ve peluş oyuncaklar gibi eşyaların içinde yaşamaktadır. Özellikle nemli koşullarda hızla çoğalırlar. Akarlarla başa çıkmanın yolları arasında evin düzenli havalandırılması, yatak takımlarının sıcak su ile yıkanması ve toz tutabilen eşyaların azaltılması yer alıyor. Astım ataklarını tetikleyen diğer unsurlar arasında sigara dumanı, hava kirliliği, hayvan tüyleri, soğuk hava, egzersiz ve stres gibi faktörler de bulunmaktadır. Astımlı bireyler bu risklerden kaçınmalıdır.”

    “Astım tedavi edilebilir”
    Astımın korkutucu bir hastalık olmadığına dikkat çeken Doç. Dr. Güllü, “Doğru ilaç tedavisi, düzenli doktor muayeneleri ve tetikleyicilerden korunma ile astım hastaları sağlıklı bir yaşam sürebilir, spor yapabilir, seyahat edebilir ve kariyerlerine başarı ile devam edebilirler” şeklinde ifade etti.

    “Toplumda bilinçlenme sağlanmalı”
    Son olarak astımın kontrol altına alınabileceğine değinen Doç. Dr. Güllü, “Dünya Astım Günü aracılığıyla, yalnızca astım hastalarının değil, toplumun tamamının bu konuda bilgi sahibi olması büyük önem arz etmektedir. Nefes almaya devam etmek, yaşamın en temel unsurları arasındadır. Bugün, bu en basit ve hayati eylemin değerini anlama günüdür. Nefesiniz daima açık olsun” diyerek sözlerini tamamladı.