Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Dr. Hayati Bice: “12 Eylül Darbesi Sonrası Ülkücü Edebiyatı Projesi ile Dönemi Anlatan Eserleri Derledik”

    Dr. Hayati Bice, 12 Eylül darbesi sonrası Ülkücü Edebiyatı projesini geliştirerek, dönemin cezaevi anılarına odaklandı. Bice, ülkücülerin yaşadığı sıkıntılar ve siyasi atmosferi belgelerle ortaya koydu. Bu süreçte, milliyetçi yazılara katkı sağladı ve 50’den fazla eseri derledi.

    Dr. Hayati Bice, 12 Eylül darbesi sonrası Ülkücü Edebiyatı projesini

    Dr. Hayati Bice: 12 Eylül Edebiyatı Projesi, Türkiye’nin Siyasi Geçmişini Yansıtır

    Dr. Hayati Bice tarafından yürütülen 12 Eylül Ülkücü Edebiyatı projesi, 1980 askeri darbesi sonrası dönemde yazılan edebi eserleri bir araya getiriyor. Bice, Alparslan Türkeş’in MHP davasının başlangıcında okunan İstiklal Marşı’nın katılımcılara moral kaynağı olduğunu ifade ederek, o dönemde insanların belirsizlik içinde kaldıklarını belirtti. “O zaman derneğimiz olmasa bile, kendi teşkilatımızı korumaya çalışıyorduk,” dedi.

    12 Eylül Darbesinin Etkileri 45 Yıl Sonra Hala Hissediliyor

    45 yıl önce gerçekleşen 12 Eylül askeri darbesinin etkileri hala toplumda hissediliyor. Cezaevlerinde mahkum olanların anılarını ve yaşadıkları olayları içeren eserleri inceleyen Dr. Bice, bu projede, o dönemin cesur yüreklerinin hikayelerini derlemeye odaklandıklarını belirtti. Ayrıca, İhlas Haber Ajansı’na verdiği röportajda, 12 Eylülle ilgili yazılmış eserlerin gün yüzüne çıkması adına yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi.

    Öğrenci Derneği Yönetiminde Yer Aldım

    Bice, 12 Eylül öncesi Ankara’daki siyasi ortamın oldukça gergin olduğunu vurgulayarak, “Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde ülkücü yapılanmanın aktif bir parçasıydım,” diye konuştu. 1977’den 1980’e kadar ülkemizin siyasi hayatında kritik bir rol oynayan öğrenciler arasında bulunduğunu aktaran Bice, derneğin ülkücülerin kontrolünde olduğunu söyledi. “12 Eylül öncesinde dernek yönetimindeydim ve bu süreçte sadece bir sempatizan değil, aktif bir katılımcıydım” ifadesini kullandı.

    Tıp Fakültesi Öğrenci Yapılanması İddianamede Yer Aldı

    Ülkücü hareketine dair yapılanmanın, MHP iddianamesinde örnek gösterildiğine dikkat çeken Bice, “Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrenci yapılanması, MHP’nin üniversitelerdeki örgütlenmesinin bir örneği olarak belgelerde yer aldı,” dedi. Bice, bu yapıların hakında ceza hukuku bağlamında verilen kararların ne denli sıkıntılı olduğuna dair düşüncelerini paylaştı. “Bizim derneğimiz, illegal bir yapılanmanın legal görünümü olarak kaydedildi” şeklinde konuştu.

    Darbenin Sonrası ve Siyasi Hava

    1980 sonrası siyasi atmosferin bir anda değiştiğini aktaran Bice, “Cezaevindekilerin yaşadığı zorluklar, topluma yansıyordu. O dönemde yaşanan işkenceler ve fitne hareketleri bizleri derinden etkiledi,” diye ifade etti. 12 Eylül darbesinin ardından, Türkiye’de okullardaki ortamın daha huzurlu hale geldiğini düşündüğünü belirtti.

    Ülkücü Yazarlar Derneği’nin Kuruluşu

    Milliyetçi dergilerde yazmaya devam eden Bice, 2012 yılında Devlet Bahçeli’nin desteğiyle Ülkücü Yazarlar Derneği’ni kurduklarını dile getirdi. “Amacımız, 12 Eylül dönemi edebiyatını bir araya getirerek, ülkücü hareketin sesini duyurmak oldu,” diyen Bice, bu kapsamda yazdığı eserleri inceleyerek 50’ye yakın romandan bahsetti. Kendi kaleme aldığı eserlerin yanı sıra, tanınmış yazarların eserlerine de atıfta bulundu.