Çocuklarda Diş Çürüğü Sorunu, Toplum Üzerinde Ekonomik Yük Oluşturuyor

Ağız ve Diş Sağlığı Haftası’nda Acil Önlemler Gündemde

Güven Çayyolu Tıp Merkezi’nde görevli Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dr. Burcu Kurtiş, özellikle 3 ila 12 yaş arasındaki çocuklarda diş çürüğü ve ağız sağlık problemlerinin toplumsal açıdan ciddi bir yük teşkil ettiğini belirtti. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Küresel Hastalık Yükü Çalışması (GBD) verilerinin, çocukların büyük bir kısmının yaşamlarının bir döneminde çürükler ile karşı karşıya kaldığını gösterdiğine dikkat çekti.

Türkiye’deki Ağız ve Diş Sağlığı Durumu

Dr. Kurtiş, Türkiye’deki çocukların ağız ve diş sağlığı ile ilgili istatistikleri paylaşarak, özellikle 3 ile 12 yaş aralığında çürük, dolgu ve çekilmiş diş sayısında artış yaşandığını ifade etti. Türk Diş Hekimliği Birliği’nin verilerine göre, 5 yaş grubunda hiç çürüğü olmayan çocuk oranının %30,2; 12 yaş grubunda bu oranın %38,9; 15 yaş grubunda %38,8 ve 35-44 yaş aralığında ise %24,2 olarak kaydedildiğini aktardı. Dr. Kurtiş, en az bir diş kaybı yaşayanların oranlarının ise 5 yaş grubunda %3,4, 12 yaş grubunda %7,9, 15 yaş grubunda %16,2 ve 35-44 yaş grubunda %89,3 seviyesinde olduğunu sözlerine ekledi.

Diş Fırçası ve Diş Macunu Kullanım Oranları Endişe Verici

Doktor, 2022 yılına ait araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’de kişi başına yıllık diş fırçası kullanım oranının %0,33 ve diş macunu kullanım miktarının ise yıllık 85 ml olarak belirlendiğini dile getirdi. Bu istatistiklerin Türkiye’de toplumun ağız ve diş sağlığı için oldukça sağlıksız bir durumu işaret ettiğini vurguladı. 2015 ile 2025 yılları arasında yapılan analizlerin, diş çürüğü başta olmak üzere yüksek görülme sıklıkları raporladığını belirtti. Ayrıca, 2024-2025 döneminde Türkiye’deki çocuklar arasında çürük görülme oranının meta-analizler ile ortalama %75,6 olarak belirlendiğini, 12 yaş grubunda ise %66,1 oranını bulduğunu ifade etti.

Çocuklarda Ağız ve Diş Sağlığı İçin Öneriler

Dr. Kurtiş, çocukların ağız ve diş sağlığının korunması adına doğumdan itibaren ilk bin gün içerisinde rafine şekere dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Düzenli diş muayeneleri, ağız hijyeninin sağlanması ve beslenmenin ağız sağlığına uygun olarak düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Bunun yanı sıra, solunum ve çiğneme alışkanlıklarının kontrol altına alınması, uygun diş fırçası ve diş ipinin seçilmesi gibi önlemlerin de önemli olduğuna dikkat çekti. Yeterli su tüketiminin sağlanması, çocukların ağız ve diş sağlığının iyileştirilebileceği önemli faktörler arasında yer alıyor.