Bursa Teknik Üniversitesi’nden Bitkisel Kaynaklarla Gıda Endüstrisine Yenilikçi Yaklaşım

Bursa Teknik Üniversitesi, gıda endüstrisinin bitkisel kaynakları artıracak bir projeye imza attı. Araştırma Görevlisi Mahmut Ekrem Parlak’ın yürüttüğü çalışma, fındık küspesi proteinlerinin potansiyelini açığa çıkararak, hayvansal kaynakların yerini bitkisel kaynakların alabileceğini gösteriyor. Rektör Prof. Dr. Naci Çağlar, projenin çevresel ve ekonomik kazanımlara katkı sağlayacağını belirtti.

Bursa Teknik Üniversitesi, gıda endüstrisinin bitkisel kaynakları artıracak bir projeye

Bursa Teknik Üniversitesi’nde Gıda Endüstrisine Yönelik Yenilikçi Proje

Bursa Teknik Üniversitesi, gıda sektörünün bitkisel kaynaklara daha fazla yönelmesini sağlayacak önemli bir projeye imza attı. Fındık küspesi proteinleri üzerine yapılan kapsamlı çalışmalar, gıda endüstrisinde birçok ürünün elde edilmesinde hayvansal kaynaklar yerine bitkisel kaynakların kullanılabileceğini ortaya koydu.

BTÜ’de Desteklenen Proje

Projenin yürütücüsü BTÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Mahmut Ekrem Parlak; Doç. Dr. Furkan Türker Sarıcaoğlu’nun danışman olduğu “Fındık Küspesi Protein Fraksiyonlarının Hava-Su ve Yağ-Su Arayüzey Reolojik Özelliklerinin Belirlenmesi” çalışması, 1002 – B Acil Destek Programı çerçevesinde desteklenmeye değer görüldü. Bu çalışma, gıda sanayisinde hayvansal kaynakların yerini bitkisel kaynakların almasına yönelik bir adım olarak değerlendiriliyor. Parlak, yaptıkları araştırmalar sonucunda hayvansal kaynaklardan elde edilen birçok ürünün bitkisel kaynaklardan da üretilebileceğini ifade etti ve Türk Patent ve Marka Kurumu’na patent başvurusunda bulunduklarını duyurdu.

Bitkisel Kaynakların Önemi

Mahmut Ekrem Parlak, projenin bitkisel kaynaklara odaklanmasının sebeplerini de açıkladı: “Proteinler, yüzey aktif maddeler olarak gıda sanayisinde jelleştirme, köpük oluşturma ve yağ ile suyu bir araya getirmenin yanı sıra birçok farklı alanda kullanılıyor. Ancak, endüstride genellikle hayvansal proteinler tercih ediliyor. Bu durum, sera gazı emisyonlarını artırarak küresel ısınmaya yol açıyor. Bu etkiyi azaltmak amacıyla bitkisel proteinlerin kullanımı artık bir zorunluluk haline geldi. Projemiz, bitkisel proteinlerin bu amaçla verimli bir şekilde kullanılabileceğini göstermeyi hedefliyor.” şeklinde konuştu.

Fındık Posası ile Yapılan Çalışma

Bitkisel kaynaklardan daha önce elde edilemeyen ürünlerin artık üretilebileceğine dikkat çeken Parlak, bitkisel kaynaklara yönelmenin zorunluluk haline geldiğini belirtti. Fındık posası üzerinde yapılan çalışmalar sonucu, bu bitkinin protein sınıflarının, hayvansal kaynaklardan daha fazla köpürme ve emisyon potansiyeline sahip olduğunu ifade etti. Projede yer alan albümin, yumurta proteini kadar köpürme kabiliyeti sergilerken, prolamin kısmı da yağ ile suyu bağlamada etkin olduğu görülüyor. Projemiz, doğa dostu ve maliyetleri düşürebilecek bir yaklaşıma sahip olarak sanayide ileride kullanılabilir hale gelmeyi amaçlıyor” dedi.

Faydalar ve Gelecek Hedefleri

Mahmut Ekrem Parlak, yalnızca fındık değil, mercimek ve fasulye gibi diğer bitkisel kaynakların da benzer fonksiyonları gerçekleştirebildiğini vurguladı. Ayrıca, hayvansal proteinlerin yüksek maliyetlerini göz önünde bulundurarak, bitkisel kaynaklara yönelmenin maliyetleri düşüreceğini ifade etti. Günümüzde hayvancılığa bağlı sera gazı salınımının kritik seviyelerde olduğunu belirten Parlak, gıda sektöründe hayvansal ürünlerin kullanımının azaltılması gerektiğini dile getirdi.

Rektör Çağlar’dan Destekleyici Açıklama

BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, projeyi destekleyerek ekibi tebrik etti ve üniversitenin alternatif kaynaklar üzerine çalışmalara büyük önem verdiğini ifade etti. Çağlar, “Bu proje, gıda endüstrisinde bitkisel kaynakların kullanımını artırma açısından önemli bir kazanım sağlamaktadır. Proje ekibini kutluyorum” dedi.