Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Artrit Tanısının Erken Konulması, Kalıcı Hasarları Önlemekte Kritik Rol Oynuyor

Acıbadem Kayseri Hastanesi’nden İç Hastalıkları ve Romatoloji Uzmanı Şule Ketenci Ertaş, artrit tedavisinin erken tanı ile mümkün olduğunu belirtti. Mikroorganizmalar dışında bağışıklık sistemine bağlı iltihapların da zararlı olabileceğine dikkat çekti. Her hastaya özel tedavi yöntemleriyle hastalığın ilerlemesi durdurulması gerektiğini vurguladı.

Acıbadem Kayseri Hastanesi'nden İç Hastalıkları ve Romatoloji Uzmanı Şule Ketenci

Eklemlerdeki İltihaplanma: Artrit Hakkında Bilgiler

İç Hastalıkları ve Romatoloji Uzmanı Şule Ketenci Ertaş, eklemlerin iltihaplanması olarak bilinen artrit hastalığı hakkında önemli bilgiler paylaştı. Ertaş, “Brusella ve tüberküloz gibi bazı mikroorganizmaların ardından artrit gelişimi görülebilir,” ifadelerini kullandı.

Aşılama ve Erken Tanı Önemi

Acıbadem Kayseri Hastanesi’nde görev yapan İç Hastalıkları ve Romatoloji uzmanı Ertaş, artritin erken teşhis ile tedavi edilebilir olduğunu, böylece eklemlerde kalıcı hasar oluşumunun engellenebileceğini vurguladı. Yaş ve mevcut ek hastalıkları göz önünde bulundurarak hastalar için bireysel tedavi planları hazırlandığını aktaran Ertaş, “Artrit, eklemlerdeki iltihaplanmanın adıdır. Bizim uzmanlık alanımız ise genellikle bağışıklık sistemi kaynaklı eklem iltihaplarını kapsamaktadır. Ancak bazen brusella ve tüberküloz gibi mikroorganizmalar sonrası da artrit görülebiliyor. Bizim poliklinikte sıklıkla karşılaştığımız durumlar, mikroorganizma dışı ve iltihabi sebeplerle ortaya çıkan artritlerdir. Bu grubun içinde romatoid artrit, ankilozan spondilit ve gut artriti yer almaktadır. Bizim işimiz, bu artrit türlerini tanımak, birbirinden ayırmak ve tedavi etmektir. Tanı koyarken yaş grubu ve ek hastalıklar göz önüne alınmaktadır. Kronik artritlerde ilk aşamada yapılacak tanı hayati önem taşımaktadır,” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.

Özelleşmiş Tedavi Yaklaşımları

Ertaş, tedavi sürecinin kişiye özel olduğunu vurguladı ve kalıcı hasarın önlenmesi ile hastalığın ilerlemesinin durdurulmasında erken tanının kritik rol oynadığını belirtti. Artrit tanısı konulan hastaların deneyimlediği diğer sağlık sorunlarının da dikkate alınarak tedavi protokollerinin oluşturulduğunu belirtirken şu ifadeleri kullandı: “Hastalığın ilerlemesini engellemek, aynı zamanda hastanın yaşam kalitesine doğrudan etki eden bir konudur. Bu durum, iş gücü kaybına yol açabileceği gibi öğrencilerin eğitim süreçlerinden de uzak kalmasına neden olabilir. 12 Ekim’i Dünya Artrit Günü olarak belirleyip, 1996 yılından bu yana toplumda bu hastalığın farkındalığını artırmaya çalışıyoruz. Romatolojik hastalıkların teşhisinin ardından hastaya uygun tedavi yöntemini belirlemek önemlidir. Steroid içeren ilaçlar ve kortizon içermeyen ağrı kesicileri kullanıyor, hastalığın seyrini durduran ve ilerlemesini engelleyen yöntemlerle ilerliyoruz. Bazen organ tutulumları olduğunda, beyin, akciğer veya böbrek etkilendiyse, bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar uygulamaktayız. Tedavi kesinlikle herkese özgü olmalıdır. Hastalığın başlangıcındaki ilaçlar ile ilerleyen aşamalardaki tedavi yöntemleri farklılık göstermektedir. Hamile hastalar, kalp veya böbrek hastalığı bulunan bireyler için özel ilaçlar uygulanır. Bu nedenle, tedavi sürecimizi hastaların bireysel ihtiyaçlarına göre optimize ediyoruz,” diye sözlerini tamamladı.