Altın Fiyatlarında Yaşanan Düşüş, Yatırımcıları Tedirgin Etti Ancak Uzmanlar Sabırlı Olmayı Tavsiye Ediyor

Altın Fiyatlarındaki Düşüş Yatırımcıları Korkutuyor

Küresel piyasalarda altın fiyatlarının düşmesi, yatırımcılar arasında kaygı yaratmaya başladı. DEMAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş, bu gerilemenin ‘çöküş’ değil, ‘sağlıklı bir düzeltme’ olduğunu ifade ederek, yatırımcılara sabırlı olmalarını önerdi. Kitiş, “Kısa vadede korkuya kapılan kaybeder, sabırlı olan kazanır” şeklinde konuştu.

Yatırımcılar ‘Altın Güvenli Liman mı?’ Sorusu ile Karşı Karşıya

Son haftalarda küresel altın piyasasında yaşanan sert düşüş, yatırımcıların aklında ‘Altın artık güvenli liman değil mi?’ sorusunu yeniden gündeme getirdi. ONS fiyatı 4 bin dolar seviyesinin altına düştü ve Türkiye’deki gram altın fiyatları da yatay bir seyir izliyor. Uzun zamandır ‘her koşulda kazandıran’ imajı ile hareket eden yatırımcılar, bu tablo karşısında ilk defa bir güven kırılması yaşamaya başladı. DEMAŞ A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş, görülen düşüşü ‘piyasanın rahatlama süreci’ olarak değerlendirdiğini dile getirdi. Kitiş, “Altındaki bu gerileme, yapısal bir kriz değil, hızlı artışların ardından gelen doğal bir düzeltmedir. ABD doları güçlendi, faiz oranları yüksek kaldı ve jeopolitik gerginlik geçici olarak azaldı; bu durum yatırımcıların temkinli olmasına neden oldu. Ancak bu durum kalıcı olmayacak” dedi.

Uzmanlar Fiyatların Dipte Olduğunu İfade Ediyor

Küresel ekonomik dalgalanmalara rağmen birçok büyük yatırım bankası, altının uzun vadede yeniden değer kazanacağı konusunda hemfikir. Kitiş, son dönemdeki fiyat düşüşünün arkasında ABD doları güçlenmesinin, faiz indirim beklentilerinin ertelenmesinin ve bazı merkez bankalarının kısa süreli satışlarının etkili olduğunu belirtti. Ancak ayrıca, uluslararası kuruluşların bu seviyelerin ‘dip bölge’ olabileceği yönündeki fikir birliğine sahip olduğunu vurguladı. Goldman Sachs, 2026 ortasına kadar ons altının yeniden 4 bin dolara yükselebileceğini öngörüyor. J.P. Morgan ise 2025’in son çeyreğinde altının 3 bin 300 – 3 bin 500 dolar seviyelerinde dengelenmesini bekliyor. UBS ve HSBC, mevcut düşüşün kalıcı olmadığına ve merkez bankalarının altın alımlarının devam ettiği takdirde uzun vadeli trendin hala yukarı yönlü olduğu görüşünü dile getiriyor. Bu değerlendirmeler, altın fiyatlarının dip seviyelerine yaklaştığı düşüncelerini güçlendiriyor.

Altın, Türk Lirasının Değer Kaybına Karşı Güvence Sağlıyor

Uzmanların belirttiğine göre, altın fiyatlarındaki düşüşün başlıca nedeni doların küresel ölçekte yeniden güç kazanması ve ABD tahvil faizlerinin yüksek seyrede devam etmesi. Türkiye özelinde ise, ithalat kotasının sıkılaşması ve iç piyasada talebin zayıflaması fiyatları sınırlayan faktörler arasında yer alıyor. Kitiş, altının hala Türk yatırımcısının en güvenilir limanı olduğunun altını çizdi. Yılın geri kalanında büyük bir satış dalgası beklemediğini ve piyasanın denge noktasına yaklaştığını kaydetti. Kitiş, “Altın, uzun vadede TL’nin değer kaybına karşı adeta bir sigorta işlevi görmektedir. İnsanlar zaman zaman fiyat dalgalanmalarından etkilenirler ama altın, kültürel olarak bizim birikim aracımızdır. Yılsonuna doğru bu bilinç tekrar güç kazanacak. ONS fiyatının yıl sonunda 3 bin 800 – 4 bin dolar arasında kapanmasını umuyorum. TL bazındaki gram altın fiyatlarının ise döviz kuru ve enflasyon etkisiyle mevcut seviyelerde kalması ya da kısmi bir artış göstermesi beklenebilir” dedi.

Sabırlı Yatırımcılar Kazançlı Çıkacaktır

2026 yılına gelindiğinde, yeniden güçlü bir yükselişin yaşanabileceğini ve merkez bankalarının rezerv artırımları ile jeopolitik risklerin altın için yeniden önem arz edeceğini de sözlerine ekleyen Cumhur Kitiş, “Altın fiyatlarındaki bu geri çekilme bir fırsat olarak da değerlendirilebilir. Kısa vadede panik yapan yatırımcılar kaybedecek, sabırlı davrananlar ise kazanç elde edecektir. Portföylerin tamamını altına yatırmaktansa, dengeli bir dağılım yapılmalıdır zira küresel ekonomide belirsizlik hâlâ devam ediyor. Altın, yüzyıllardır hiçbir devletin ya da sistemin çöküşünde değer kaybetmemiştir. Bugün yaşananlar geçici bir duraksama. 2026’dan itibaren yeniden bir parlama dönemi yaşanacak. Altında güven duygusu zedelenmiş gibi görünebilir ancak bu güveni besleyen en önemli etken hala altının kendisidir” ifadesini kullandı.