Akciğer Kanseri Tehditi: Artan Görülme Sıklığı ve Risk Faktörleri
Acıbadem Kayseri Hastanesi’nden Göğüs Cerrahisi Uzmanı Dr. Fatih Gürler, akciğer kanserinin, dünyada ve Türkiye’de en yaygın ortaya çıkan kanser türlerinden biri olduğunu vurguladı. Dr. Gürler, “Ne yazık ki, akciğer kanseri artık sigara içmeyen bireyler arasında da, özellikle kadınlarda, görülme sıklığı artmaktadır,” diye belirtti.
Kanserin Tanımı ve Akciğer Kanserinin Yaygınlığı
Kanserin, vücudumuzdaki hücresel yenilenmenin durması ve kontrolsüz hücre büyümesi sonucu ortaya çıktığını söyleyen Dr. Gürler, “Herhangi bir organın hücrelerinde bu durum meydana geldiğinde o organın kanseri ortaya çıkar. Tüm yaş gruplarında akciğer kanseri, en sık karşılaşılan kanser türüdür,” şeklinde konuştu.
Dünyada her yıl yaklaşık 2 milyon yeni akciğer kanseri vakası bildirildiğini ve bu hastalık nedeniyle her yıl yine 2 milyona yakın insanın hayatını kaybettiğini kaydeden Dr. Gürler, bu durumun akciğer kanserinin diğer kanser türlerinden ayıran en önemli faktör olduğunu vurguladı.
Sigaranın Rolü ve Çevresel Etkenler
Sigara kullanımının akciğer kanseri riskini önemli ölçüde artırdığını belirten Dr. Gürler, “Sigara dumanının geçtiği alanlar, akciğer kanserinin gelişiminde doğrudan ilişkili rotalardır. Bu alışkanlık, kanser riskini 20 kat artırabilir,” dedi. Ancak sigaranın tek başına bu hastalığın nedeni olmadığını, çevresel faktörlerin, stres ve asbest gibi unsurların da önemli olduğunu ifade etti. Dr. Gürler, “Artık sadece sigara içenlerin akciğer kanserine yakalanacağı düşünülmemelidir. Son zamanlarda sigara içmeyenler ve kadınlar arasında da bu hastalığın sıklığı artış göstermektedir,” şeklinde uyardı.
Akciğer Kanserinin Belirtileri ve Erken Teşhisin Önemi
Akciğer kanserinin sinsi bir hastalık olduğunun altını çizen Dr. Gürler, hastaların yarısından fazlasına ilerlemiş evre tanısı konduğunu ifade etti. Üç haftadan uzun süren öksürük, kilo kaybı, halsizlik gibi semptomların hastalığın habercileri olduğunu belirtti. Tanı sürecinde basit bir tomografi ile erken tespitin mümkün olabileceğini aktaran Dr. Gürler, akciğerdeki anormal yapıların tespiti için biyopsi alınması gerektiğini de vurguladı.
50 Yaş Üstü Bireylerde Tarama Önerisi
Dr. Gürler, akciğer kanserinin tedavisine erken evrelerde cerrahi müdahale ile başlandığını, ilerlemiş evrelerde ise kemoterapi ve radyoterapi yöntemlerinin kullanıldığını ifade etti. Ayrıca, bağışıklık sistemini güçlendirmeye yönelik immünoterapilerin de önem kazandığını söyledi.
Henüz ülkemizde akciğer kanseri tarama programının mevcut olmadığını belirten Dr. Gürler, “Ancak 50 yaş üstü, sigara içen ya da ailesinde kanser öyküsü olan kişilerin düşük doz tomografi çekmesi, akciğerdeki şüpheli lezyonların erken tespit edilmesini sağlayabilir. Bu öneri bir devlet politikası olmamakla birlikte, bu gruptaki hastalar için önemlidir,” diyerek sözlerini tamamladı.
