Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Samsunlu Uzman Dr. Esra Arslan Aksu: “İPF ve İnterstisyel Akciğer Hastalıkları, Kanser Türlerinden Daha Fazla Ölüme Neden Oluyor”

    Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Dr. Esra Arslan Aksu, interstisyel akciğer hastalıklarının, pek bilinmemesine rağmen birçok kanser türünden daha fazla ölüme yol açtığını belirtti. Eylül’ün üçüncü haftasında yapılan “İdiyopatik Pulmoner Fibrozis Farkındalık Haftası” etkinliklerinde, erken tanının önemi vurgulanacak.

    Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Dr. Esra Arslan Aksu, interstisyel

    İnterstisyel Akciğer Hastalıkları Hakkında Bilgilendirme

    Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Esra Arslan Aksu, idiyopatik pulmoner fibrozis (İPF) ve diğer interstisyel akciğer hastalıklarının, birçok kanser türünden daha fazla ölüme neden olduğunu belirtti.

    Her yıl eylül ayının üçüncü haftasında tüm dünya genelinde “İdiyopatik Pulmoner Fibrozis ve İnterstisyel Akciğer Hastalıkları Farkındalık Haftası” kutlanmakta. Bu yıl 14-21 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek etkinlikler ile erken tanının önemine dikkat çekilecek ve toplumda bu hastalıklara dair farkındalık artırılmaya çalışılacak.

    Erken Tanının Önemi

    İPF ve diğer interstisyel akciğer hastalıklarının erken teşhisi, hastaların yaşam sürelerini uzatmak ve yaşam standartlarını artırmak açısından büyük bir öneme sahiptir. Günümüzde mevcut olan antifibrotik tedavi yöntemleri, hastalığın ilerleyişini yavaşlatabilmektedir. Bu tedaviye mümkün olan en kısa sürede başlanması, hastalığın seyrini ciddi oranda etkilemektedir. Uygun hastalar için akciğer transplantasyonu da bir tedavi seçeneği olarak değerlendirilmektedir. Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Solunum Fonksiyon Testi Laboratuvarında bulunan karbonmonoksit difüzyon testi cihazı sayesinde toplamda 188 hastaya 197 işlem gerçekleştirildi.

    Tehlikeli Bir Hastalık Grubu

    İnterstisyel akciğer hastalıklarının ve İPF’nin, genelde daha az bilinse de ciddi bir tehdit oluşturduğunu dile getiren Dr. Aksu, “Eylül ayının üçüncü haftası, İPF ve interstisyel akciğer hastalıkları ile ilgili çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Bu hastalıklar ‘nadir akciğer hastalıkları’ arasında görülse de önemli olan ilerleyici bir yapıya sahip olması ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemesidir. Bu grup hastalıkların belirtileri, inatçı kuru öksürük ve nefes darlığı gibi durumlarla kendini göstermektedir. Erken müdahale edilmediği takdirde hastalar ilerleyen dönemlerde oksijen bağımlısı hale gelebilmektedir. Hastalığın tetikleyicileri arasında sigara kullanımı yer alırken, bazı hastalıkların nedeni henüz bilinmemektedir; bağ dokusu problemleri ve çevresel etkenler de önemli rol oynamaktadır” ifadelerini kullandı.

    Bölgedeki Nadir Test Cihazı

    Laboratuvardaki karbonmonoksit difüzyon testi cihazının Karadeniz bölgesinde sadece birkaç ilde bulunduğuna dikkat çeken Dr. Aksu, “Hastalara, göğüs hastalıkları uzmanının muayenesi sonrasında difüzyon testi gereksinimi ortaya çıktığında hücre sayımı ile tanı konulmaktadır. Bazen sadece ayrıntılı bir anamnez ve fizik muayene ile birlikte karbonmonoksit difüzyon testi sonucu, hastaya teşhis koymamızda yeterli olmaktadır. Hedeflediğimiz bu cihaz, maalesef çok fazla bulunan bir cihaz değil ve Samsun’da yalnızca 2 merkezde mevcut. Karadeniz bölgesindeki önemli hastaların bu cihazdan faydalandığı unutulmamalıdır. Şu anda önemli bir interstisyel akciğer hastalığı kliniği olarak faaliyetteyiz” şeklinde sözlerine devam etti.

    Olası Sonuçlar ve Riskler

    İnterstisyel akciğer hastalıklarının, zamanla oksijen düzeyinin azalmasına neden olduğunu belirten Dr. Aksu, “Bu durum, solunum yetmezliği riski taşımaktadır. Orta ve ileri yaştaki hastaları etkileyen bu hastalık, akciğer dokusunun sertleşmesi sonucu meydana gelmektedir. Aksine vücutta oluşan bazı gazların geçişi etkilenmekte ve hastaların oksijen düzeyleri düşmektedir. İleri aşamalarda, karbondioksit seviyeleri de artarak ciddi solunum yetmezliği sorunlarına yol açabilmektedir” şeklinde uyarılarda bulundu.