Önemli Barış Anlaşması İmzalandı
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve ABD Başkanı Donald Trump, Washington DC’de gerçekleştirilen zirvede 17 maddelik barış anlaşmasını onayladı. Bu metin, tarihî bir adım olarak kaydedildi.
Zirve Detayları ve Anlaşmanın İçeriği
Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, 8 Ağustos’ta ABD’nin başkenti Washington DC’de yapılan zirvede, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan tarafından imzalanan “Azerbaycan ile Ermenistan Arasında Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Tesisi Hakkında Anlaşma” metnini kamuoyuna sundu.
Bu anlaşmanın ilk maddesinde, taraflar birbirlerinin bağımsızlık ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeye kararlı olduklarını ifade ederken, ikinci maddede ise, gelecekteki toprak taleplerinden vazgeçeceklerini teyit ediyorlar.
Üçüncü ve dördüncü maddelerde de güç kullanma tehdidi ve iç işlere müdahale gibi konulara net bir şekilde yer verilirken, beşinci maddede diplomatik ilişkilerin kurulması için gerekli süreler belirtiliyor.
Anlaşmanın Önemi ve Çalışmalar
Taraflar, ek yükümlülükler doğrultusunda çalışmalara devam edeceği ve bu süreçte uluslararası hukuka uygun davranacaklarını taahhüt ediyorlar. Ekonomik işbirliği, çevre ve kültürel alanlarda iki tarafın da ortak menfaatleri doğrultusunda yeni anlaşmalar yapabilme ihtimali vurgulanıyor.
Bununla birlikte, anlaşmanın uygulanmasına yönelik olarak bir komisyon kurulacağı da bildiriliyor. Anlaşmanın geçerliliği ve uygulanması konularında her iki tarafın karşılıklı olarak takvimlerini oluşturup hareket etmeleri gerekiyor.
AGİT ile İlgili Gelişmeler
Ayrıca, Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanları, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Süreci’nin sona erdirilmesine dair, AGİT Dönem Başkanı Elina Valtonen’a ortak bir başvuru yapmışlardır. Bugün, AGİT Bakanlar Konseyi tarafından gönderilen karar taslağına destek verilmesi çağrısında bulunulduğu da açıklandı.
Bu gelişmeler ışığında, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin önemli bir dönüm noktasına gelindiği ve bölgede kalıcı barışın sağlanması adına önemli adımlar atılacağı öngörülmektedir.